İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği`nin (TÜSİAD) geçtiğimiz hafta gerçekleşen Genel Kurulu`ndaki TÜİSAD Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Ömer Aras`ın açıklamaları nedeniyle başlatılan soruşturma kapsamında Aras ve TÜSİAD Başkanı Orhan Turhan hakkında gözaltı kararı verdi.
Karara tepki gösteren İYİ Parti Grup Başkanvekili Buğra Kavuncu, TBMM Genel Kurulu`nda şunları söyledi:
“AK Parti Grup Başkanvekili, ‘Konuşan Türkiye, biz herkesi konuşturuyoruz` diyordu peşine düşen haber de bu. Bu artık anlatılabilir, anlaşılabilir değil. Şu metil alkolün engellenmesiyle ilgili göstereceğiniz çabayı özgürlükler konusunda gösterin. Bundan sonra da nasıl vesayetten bahsediyorsunuz? TÜSİAD`ı vesayetçilikle hangi akla hizmet savunabiliyorsunuz? Sizden büyük artık bu ülkede vesayet mi var? Belediye başkanı tutuklanır, kürsüde konuşurken gözaltı kararı çıkar, işadamları derneği başkanı tutuklanır, muhalif bir televizyon kanalının genel yayın yönetmeni tutuklanır... Sonra da tutukladığınız insanlarla ilgili ‘Vesayet` demek dünyanın en akıl almaz ifadesidir.”
"Yargı talimatı konusunda işte size delil"
DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli de karara ilişkin, “TÜSİAD YİK Başkanı ile TÜSİAD Başkanı resen başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınmış, soruşturmayı başlatan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı. Biraz önce Yeni Yol Partisi`nin grup önerisinde yargıyı konuşurken hatibimiz kürsüdeyken, hatibimize talimatlı yargı konusunda ‘Delil göster` diye laf atılıyordu. Canlısı geldi, işte size delil. Çünkü Cumhurbaşkanı, grup toplantısında bu konuya değindi, talimatı verdi. Zaten bu talimatın en elverişli adresi olan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı da talimatı yerine getiriyor" diye konuştu.
"Bir eleştiride bulundukları zaman tahammül etmeyecek miyiz"
İktidarın da geçmişte yargı eliyle baskı altına alındığını hatırlatan Yeni Yol Partisi Grup Başkanvekili Selçuk Özdağ, karara şu sözlerle tepki gösterdi:
“Bu apaçık bir delil. Adalet Bakanı bir konuşma yaptı ve TÜSİAD Başkanı`yla ilgili olarak, ‘Hadlerini aşıyorlar` ifadesini kullandı. Sonra da Sayın Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı aynı şekilde konuştu. Bu yargı korkuyor zaten. Ya korkuyorlar veyahut bu kişiler buralara gelirken bu zihniyetin ürünleri olarak buralara geliyor. O nedenle bu yargı üzerindeki korkuyu kaldırmamız, liyakat ve ehliyeti getirmemiz lazım. Yargı, ‘Keser döner sap döner, gün gelir hesap döner` noktasına gelir. Geçmişte yaşadınız bunları. Özellikle 28 Şubat döneminde ben de yaşadım. Sayın Cumhurbaşkanı, Sayın Adalet Bakanı lütfen ihsası reyde bulunmayın. Türkiye`deki istihdamın yüzde 80`ini sağlıyor bu insanlar. Türkiye`nin insanları bunlar. Bir eleştiride bulundukları zaman tahammül etmeyecek miyiz? Türkiye`deki adaletten bahsetmişler, adaletsizliklere, yargı üzerindeki baskılara değinmişler. Yok mu yargı üzerinde baskı?”
"Her konuşanı araçsallaşmış yargı üzerinden etki altına almaya çalışırsanız memleketi bastırıp susturamayacağınızı bileceksiniz"
TÜSİAD YİK Başkanı Ömer Aras`ın sözlerini hatırlatarak başlatılan soruşturma kapsamında isnat edilen suçları sıralayan CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, kararı şöyle eleştirdi:
"Bu sözlerin hangisi yanlış? Bu sözlerin hepsini biz burada aylardır, yıllardır tekrar ediyoruz. Eğer siz her konuşanın kapısına polis yollarsanız, araçsallaşmış yargı üzerinden etki altına almaya çalışırsanız bu memleketi bastırıp susturamayacağınızı bileceksiniz. TÜSİAD yıllarca sizi akladı ama şimdi gecikmiş bir doğru sözü söylüyor diye TÜSİAD`a dahi gözaltı yapmaktan çekinmiyorsunuz. Bu yalnızca sizin daha da bataklığa batmanıza neden olur. Türkiye için olumlu bir geleceği buradan kurmak mümkün değildir."
AK Parti Muhammet Emin Akbaşoğlu da gözaltı kararının Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan`ın bugünkü grup toplantısında yaptığı konuşmayla ilişkilendirilmesine ilişkin, “Bu konuyla ilgili soruşturmanın daha önce başlatıldığıyla ilgili herkesin bilgisi var. Yargıyı etkilemeye dönük bir söylem nedeniyle bugünkü yapılan konuşmadan önce soruşturma açıldığını herkes biliyor. Dolayısıyla bugünkü konuşmayla ilişkilendirilmesinin yanlış olduğunu ifade ediyorum. Yargıyı yönlendirmeye dönük bir suçun işlenip işlenmediğiyle ilgili savcılık ve mahkeme kanalıyla yargı buna karar verecek" dedi.