CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, bugün, TBMM`de basın toplantısı yaptı. Gürer`in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“Mısırın hasat dönemi başlamak üzere. Mısır, geçtiğimiz yıl düşük alım fiyatı nedeniyle önemli ölçüde üreticisini üzdü. TÜİK verilerine göre, geçen yıla göre yüzde 5,6`lık bir azalma gerçekleşiyor ve 8 buçuk milyon ton mısır üretimi ekleniyor. Ancak bu yıl mısırda özellikle sıcak havalar nedeniyle verimin umulandan daha fazla düşmesi olası. Bu nedenle mısır üreticileri alım fiyatının en az ton başı 10 bin lira olmasını bekliyorlar. Bu anlamda mısır üreticisi geçtiğimiz yıl gibi fiyat düşük olursa mısır üretiminden uzaklaşması artacak. Mısırda Türkiye üretimi yüzde 85 civarında, yani kendi kendine yeten bir ürün değil, ithal ürün getiriliyor. Yemlik, doğrudan tüketim olan ve saniyede kullanılan mısır, üretimin düşük olması ya da ithal edilme durumunda yalnıza üretici değil; ürün üreten sanayiciyi de sorunlu kılıyor. Mutlak surette mısır üretimini artırıp kendi kendine yeter duruma gelmesi lazım. Bunun yanında üreticinin emeğinin karşılığını alacağı bir alım fiyatının da TMO tarafından verilmesi gerekir.
"21 üründe arz açığımız oluştu"
Mısır üreticisi iklim değişiklikleriyle uğradığı verim kaybı yanında, düşük alım fiyatının da etkisiyle bu yıl uygulanacak alım fiyatının kendi giderlerini karşılayan ve ürettiği üründen para kazanan boyutta bir alım fiyatı olmazsa sorunun artması olası. Bu, gelecek yıl mısır üretiminde Türkiye`nin daha sorunlu bir sürece evrilmesi demek. Türkiye`de 20 yıldır uygulanan tarım politikaları planlı ve öngörülebilir biçimde sürdürülmediği için 21 üründe arz açığımız oluştu. Arz açığı oluşan ürünlerin biri de mısır. Gelecek yıl da sorun yaşamamak için mısırda mutlak surette alım fiyatı çiftçiyi mutlu edecek bir rakam olmalı.
"Üreticiler, 10 bin liralık ton fiyatının verilmesi halinde, gelecek yıl mısır ekiminin sürdürülebilir olduğunu ifade ettiler"
Mısır üreticileriyle görüştüm. Mısır üreticileri geçen yıl verilen yüzde 5 buçukluk artışın hayal kırıklığı yarattığını, bu yıl bu artışın telafi edileceğini umduklarını belirttiler. Öyle olunca da 10 bin liralık ton fiyatının verilmesi halinde, gelecek yıl mısır ekiminin sürdürülebilir olduğunu ifade ettiler. Keza şeker pancarında da 20 Eylül`de kampanya başlayacak. Üreticiler en az 2 bin 500 liralık bir alım fiyatı bekliyorlar. Sözleşmeli tarım yapılan, stratejik bir alan olan şeker pancarı için şu anda bin 800`lük liralık bir avans fiyatı uygulanıyor. Bu avans fiyatı çiftçiyi mutlu etmiyor.
"Raftaki ürünün fiyat artışının çiftçiden değil, aracı ve ithalatçıların daha fazla kazanma hırsıyla oluştuğu da görülmeli"
Üretimdeki ürün açığının giderilmesi, verilecek alım fiyatlarıyla doğrudan ilgili. Bir yanlışlık yapılıyor, sürekli ‘taban fiyat` ifadesi kullanılıyor. Artık Türkiye`de taban fiyat uygulaması yok çünkü Türkiye`de kamunun alım fiyat uygulaması var. Taban fiyat, belirlenen fiyat altında bir ürünün alınamayacağını ifade eder. Oysa kamu dahi ürünün, üretimin durumuna göre açıkladığı alım fiyatının altında alım yapıyor. Raftaki ürünün fiyat artışının çiftçiden değil, aracı ve ithalatçıların daha fazla kazanma hırsıyla oluştuğu da görülmeli.”