Eski CHP Genel Başkanı Altan Öymen, 10 bin kitap ile dergi ve gazete arşivini Beşiktaş Belediyesi'ne bağışlaması için, "Beşiktaş bizim kitaplara talip oldu. Bu beni çok memnun etti. Çünkü ben hayatımın yarısından fazlasını Beşiktaş’ta geçirdim" dedi. Mayıs ayının kendisi için özel bir yeri olduğunu belirten Öymen, CHP'ye 15 Mayıs 1950'de üye olduğunu ve o tarihten beri parti üyesi olarak kaldığını belirtti.
Eski CHP Genel Başkanı ve ANKA Haber Ajansı kurucusu Altan Öymen bugün, Beşiktaş Belediyesi Toplu Açılış Töreni'nde konuştu. Beşiktaş Belediyesi'ne bağışladığı 10 bin kitap ve dergi arşiviyle ilgili söze başlayan Öymen, geçmişte partilerin birbirlerinin kongrelerine gittiğini bugünse bu hoşgörünün yerini televizyonlarda hakaret etmeye bıraktığını belirtti ve "Bunu da ortadan kaldırmak için adımlar atmakta olan bir parti var, o da yine Cumhuriyet Halk Partisi’dir" dedi. Öymen'in açıklamaları şöyle:
"BEŞİKTAŞ BELEDİYESİ BİZİM KİTAPLARA TALİP OLDU VE BU BENİ ÇOK MUTLU ETTİ"
"Benim naçiz kitaplarımın Beşiktaş’a intikali dolayısıyla benim için söylenen sözler için çok teşekkür ederim. Bu kitap meselesinin özetini söyleyeyim. Kitap güzel bir şey. Gerçi bu bilgisayar teknolojisinin gelişmesinden sonra internet yoluyla kitap okumak kolaylaştı ve kitapların bir gün modasının geçeceği, tarihe karışacağı tahminleri bile yapılır olmaya başladı. Fakat bu söylediğim, 20-30 yıldır söylenen sözlerdir fakat bir türlü gerçekleşmedi. Aşağı yukarı 20 yıl önce Frankfurt’ta bir kitap fuarına gitmiştim. Bunun üzerine konferanslar veriliyordu ve kitaplara ayrılan bazı yerler elektronik eşyalarla doldurulmuştu. Aradan beş sene geçtikten sonra bir daha gittim ve vitrinler yeniden kitaplarla dolmaya başlamıştı. Çünkü bitmedi kitap; çünkü bilgisayarlardan izlediğimiz, internet yoluyla gördüğümüz şeylerin de temelinde kitap var. Bu yüzden ben biraz da kitapçı olduğum için, yani kitapla meşgul olduğum için belki objektif bakmıyor olabilirim. Ama kitap yaşadı bu zamana kadar ve bundan sonra da yaşayacağına inanıyorum. Onun için ‘Kitapları nereye vereyim?’ diye düşündüm durdum. Bu sırada Beşiktaş Belediye Başkanı arkadaşımız beni bir ziyareti sırasında görünce kitapları sordu sadece. Daha sonra konuşurken de Beşiktaş bizim kitaplara talip oldu. Bu beni çok memnun etti. Çünkü ben Ankara’dan sonra hayatımın yarısından fazlasını Beşiktaş’ta geçirdim.
"15 MAYIS 1950'DE CHP'YE GİRDİM VE O GÜNDEN BUGÜNE HEP PARTİ'NİN ÜYESİ OLARAK KALDIM"
Benim bu Mayıs ayı içerisinde kutladığım bir günüm daha var. Benim CHP’ye giriş günüm 15 Mayıs. 1950 yılında CHP’nin iktidardan düştüğü gün 14 Mayıs günüdür. O sırada ben Ankara’da Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde öğrenciydim ve biz CHP’yi tutuyorduk. Biz azınlıkta gibiydik çünkü öğrencilerin önemli bir kısmı yeni partiyi destekliyordu ve biz de CHP yenilince partimize destek çıkmak için ertesi sabah gittik partiye ve üye olmak istediğimizi söyledik. Parti’nin genel merkezine gitmiştik üç kişi. Bize, ‘Burası genel merkez, burada olmaz, Saimekadın Ocağı vardır oraya gidin’ dediler. Biz ısrar ettik, neticede bizi anlayanlar da çıktı ve bizi aldılar. O günden bugüne ben hep o partinin üyesi olarak kaldım. Bundan çok memnun oldum ve bundan hep iftihar ettim. Bugün de gurur duyduğum günlerden bir tanesi. Hem Beşiktaş Belediyesi’nin daha önce de takip ettiğim çalışmalarının örneklerini burada gördük. Hem arkadaşlarımı gördüm hem de bugünün hadiseleri içinde geçmişe doğru baktığım zaman CHP’nin bu memlekete yaptığı hizmetlerin ne kadar önemli olduğunu gördüm.
"ESKİDEN BİRBİRİMİZİN KONGRELERİNE GİDERDİK, ÇİÇEKLER VERİRDİK"
Beşiktaş Belediye Başkanı’mız buraya gelen ya da bizi başka türlü izleyen öteki parti üyelerine de selam gönderdi. Bu evvelden vardı bizde. Biz de selamlar gönderirdik. Hüsamettin Cindoruk, sonraki Meclis Başkanı; ben üniversitede okurken o Demokrat Parti’nin gençlik kolu başkanıydı, ben CHP’nin gençlik ocağı başkanıydım. Birbirimizin kongrelerine giderdik, çiçekler verirdik. Şimdi çiçek yerine, kongreye gitmek yerine; televizyonlardan, tek taraflı bir basından hakaretler işitiliyor. Bunu da ortadan kaldırmak için adımlar atmakta olan bir parti var, o da yine Cumhuriyet Halk Partisi’dir.
"İSTANBUL SEÇİMİNDE NE OLDUYSA ÖNÜMÜZDEKİ SEÇİMLERDE DE ONUN OLACAĞINA İNANIYORUM"
Bir sorumuz var ‘Şu kadar milyon ne oldu’ diye. Ben bir konunun daha soru haline gelmesini temenni ediyorum. 2-3 gün önce Adalet ve Kalkınma Partisi’nin Genel Başkanı bir konuşmasında, eski Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’ye atfen bir hikâye anlattı. Hikâye şu: İnönü, Meclis kürsüsünden ihtilal yapılmasını teşvik etmiş. Meclis’i askerler çevirmiş, İnönü o askerlerin durumunu Meclis’e getirmiş, bir şeyler söylemiş. Meclis’te böyle bir konuşma yapılsa tutanaklara geçer. Arkadaşlarım da tetkik etti, ben de ettim, kimsenin hatırladığı da yok. Böyle bir konuşma yok. O açıdan ben de bu kürsüden şunu sormak istiyorum, bu tutanakların hangi sayfasında böyle bir konuşma var? Adalet Partisi Genel Başkanı, ‘Bu Meclis’te yapılmış bir konuşmadır’ diye tafsilat vererek söylüyor. İş bu hale geldi. Ben CHP’nin yoluna devam edeceğine inanıyorum ve bunun sonunda İstanbul seçiminde ne olduysa önümüzdeki seçimlerde de onun olacağına inanıyorum."