10 Mayıs 2024 Cuma


16:04   TARSUS’TA “DÜNYA SAĞLIK İÇİN HAREKET ET”GÜNÜ RENKLİ AKTİVİTELERLE KUTLANDI   15:56   MERSİN BAROSU BAŞKANI ÖZDEMİR, KENDİSİNE HAKARET EDEN HÂKİM HAKKINDA HSK’YA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU   15:46   BİRLİK SAĞLIK SEN İZMİR ŞUBE BAŞKANI BERNA BORAN: “3 HEMŞİRENİN YAPACAĞI İŞİ 1 HEMŞİRE YAPMAKTADIR”   14:25   ÖZGÜR ÖZEL KÜTAHYA`DA KONUŞTU   14:11   TÜRKİYE’NİN BİRÇOK NOKTASINDA ÖĞRETMENLER İŞ BIRAKTI   12:41   YENİŞEHİR BELEDİYESİ 19 MAYIS AYAK TENİSİ TURNUVASI DÜZENLİYOR   11:51   ÖĞRENCİLERİN ÖĞRETMENLERE UYGULADIĞI ŞİDDET... PSİKİYATRİST PROF. DR. SEHER AKBAŞ ÖĞRETMEN ŞİDDETİNİ DEĞERLENDİRDİ   11:01   CHP PARTİ SÖZCÜSÜ DENİZ YÜCEL`DEN ÇEDES TEPKİSİ   10:01   MERSİN BÜYÜKŞEHİR, `HELLO MERSİN` İLE AKICI VE ÖZGÜVENLİ İLETİŞİMİN KAPILARINI ARALIYOR   16:40   TARSUS BELEDİYESİ PARKLARINDA YENİLEME VE BAKIM ÇALIŞMALARI DEVAM EDİYOR   16:38    BAŞKAN YILDIZ’DAN, ŞEHİT ANNESİ RABİA BULUT’A “ANNELER GÜNÜ” ZİYARETİ   16:33   ÖZGÜR ÖZEL ESKİŞEHİRDE KONUŞTU   16:01   ÖMER BOLAT: ŞARTLARIMIZ SAĞLANINCAYA KADAR İSRAİL İLE TİCARETİN DURDURULMASI KARARIMIZ YÜRÜRLÜKTE   15:01   EĞİTİM-SEN TRABZON ŞUBE BAŞKANI MUHAMMET İKİNCİ: ``TOPLUMUN SAĞLIKLI EĞİTİM HAKKI HER ŞEYDEN DEĞERLİDİR``   13:41   GÜLCAN KIŞ’TAN ATAMA VE MÜLAKAT TEPKİSİ   13:15   BAKAN TEKİN, 4 SENDİKAYLA `EĞİTİMDE ŞİDDET` TOPLANTISI YAPTI   13:14   AYŞE ATEŞ: SUÇLULARI KAMUOYUNDAN SAKLAMAYA YÖNELİK HAMLELERİNİZ NAFİLE   12:41   ÖZGÜR ÖZEL AFYONKARAHİSAR`DA KONUŞTU   12:02   MAHMUT TANAL: "BAŞLIK PARALARINI ŞANLIURFA`DA, GÜNEYDOĞU`DA KALDIRILMASI GEREKİYOR. YETKİLİLERİ GÖREVE DAVET EDİYORUM"   11:55   CHPLİ MEHMET TÜM`DEN “TÜRKİYE YÜZYILI MAARİF MODELİ” TEPKİSİ  
 
     
 
 
image

Okunma : 3938  Tarih : 11.4.2017  E-Mail : bilgi@mersinerji.com

 
Ender ERDEMİL

Adalet.

Adalet tarih boyunca filozofların üzerinde en çok kafa yordukları konulardan biridir. Platon adaleti en yüce erdemlerden biri olarak tanımlar. İnsanın ve devletin temel davranış kuralı olduğundan söz eder. Aristo’ya göre de adaletin asıl hareket noktası eşitliktir.

Aydınlanma çağında düşünürler adalet ve hukuk kavramlarını bir araya getirmişler  “doğal hukuk” kavramını ortaya koymuşlar. Hukuka ve hukuksal eşitliğe uymayı adil davranmak olarak tanımlamışlar.

Şu bir gerçek ki adalet ve devlet kavramları birbirinden ayrılmaz. Başka bir deyişle adaleti dağıtacak olan devlettir.

17. Yüzyıl düşünürü ve devlet adamı Koçi Bey’e göre devletin adalet üzerine kurulu olması gerekir. Osmanlı devletinin çürümesiyle adaletten uzaklaşmayı özdeşleştirdiğini görüyoruz. 1630 yılında hazırlayıp devrin padişahlarına sunduğu risalesinde şunları belirlemiş:

1.Siyaset’in en yüksek noktasındaki otorite olan Sultan’ların halktan kopmaları, devlet işlerinden uzaklaşmaları, zevk, sefaya düşkünlükleri,

2.Ordunun savaşma yeteneği olmayan, kazanç peşinde koşan ve yanlış işler yapmış olanlarca doldurulması,

3. Adaleti dağıtan kadıların ehliyetsiz kişilerden seçilmesi, halkın gözünde itibarlarını yitirmeleri,

 4.Dini görevlerin ve eğitim görevlerinin ehli olmayanlara para karşılığı verilmesi, kuralların ihlali. (Beşik ulemalığı)

 (Kaynak:MACHİAVELLİ ve KOÇİ BEY’DE SİYASET, ADALET ve ERDEM Hüseyin BAL, hacettepe.edu.tr)

Günümüzde adalet kavramı hukukla tamamen bütünleşmiş, hukuk adaleti dağıtmanın temel aracı haline getirilmiştir. Farklı gelir gurupları arasındaki eşitsizliğin giderilmesi için sosyal adalet kavramı da geliştirilmiştir. Sosyal Adalet, kapitalizmin farklı gelir gurupları arasında yarattığı eşitsizliği gidermenin bir aracı olarak görülmüştür. Sosyal adalet kavramı da devlet yönetimine ve ekonomiye “Planlı kalkınma” olarak yansımıştır.

Ne var ki, Türkiye dışa açılıp dünya ekonomisiyle “entegre” olduğunda “planlı kalkınma” dönemi de son bulmuştur. Zira küresel liberalizm toplumsal kalkınmanın büyümenin sonucu olduğunu savunmaktadır. Ekonomi büyüdükçe herkesin parası olacağı varsayılarak Planlı kalkınma dönemlerinin sosyal adalet sağlayıcısı parasız sağlık, eğitim, sosyal güvenlik sistemi tamamen ortadan kaldırılmıştır. Bu hizmetler de “ekonomik büyümeye” katkısı olacak şekilde paralılaştırılmıştır.

Paranın her şey kabul edildiği toplumda, zaten az olan eşitlik tamamen ortadan kalkmış, gücü olanla olmayan arasındaki aralık uçuruma dönüşmüştür.

Bugün Koçi Bey’in 1630 yılında belirlediği çürümüşlüğü yaşamadığımızı kim ileri sürebilir?

Yargı, yürütme hatta yasama aygıtlarımızı yukarıdaki belirlemeler ışığında tekrar düşünün.  

Anayasaya ve yasalara aykırı davrananların çürümeyi nasıl hızlandırdıklarını, Anayasa değişikliğiyle bu yapıyı hukuk zeminine oturtmaya çalıştıklarını görün.

Yazımızı Hüseyin Bal’ın MACHİAVELLİ ve KOÇİ BEY’DE SİYASET, ADALET ve ERDEM başlıklı çalışmasından alıntılarla bitirelim:

“Machiavelli’ye göre devlet kendi başına bir amaçtır. Devleti, iktidarı temsil eden hükümdar amaçlara ulaşmak için meşru olan veya olmayan tüm araçları kullanabilir. Devlet veya iktidar kendi başına en yüksek değer olduğundan onu korumak için adalet, doğruluk, ahlak ve hatta din gibi kutsallar ihlal edilebilir.

Evet diyerek iktidarlara; Machiavelli’in gösterdiği yolu uygulama fırsatını, dönüşü olmayacak bir biçimde vereceksiniz.

Oysa Koçi Bey’in yönetenlere önerileri şunlar:

“Din ve devlet işlerinde kararlı olunuz,

Adil olunuz,

Her işi hak edene veriniz,

İltimas ve rüşveti kaldırınız,

Halkı ezdirmeyin ve ezmeyin,

Süs ve şöhretten kaçınız,

Kötülere karşı çıkınız, iyileri koruyunuz.” 

Hayır derseniz Koçi Bey’in ilkelerini savunmuş, hayata geçmesini sağlamanın yolunu açmış olacaksınız.

 

 




 
  YAZARIN ARŞİVİ
 
 
 
  YORUMLAR
 
 
  YORUM YAZIN
 
Adınız Soyadınız :

Yorumunuz :

Güvenlik Kodu : Güvenlik Kodu
Kod :

 








 
  FLAŞ HABER
   
  YAZARLAR
 


 
  EN ÇOK OKUNANLAR
  • Bu Ay
  • Bu Hafta
  • Dün
  • Bugün
 
 


  SOSYAL MEDYA


  GAZETELER
 
 

 







mersinerji.com
ANKA Haber Ajansı
Abonesidir

 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE HABER ARŞİVİ GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz..!
altioksiyaset.com © Copyright 2017-2024 Tüm hakları saklıdır..! İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz..!

URA MEDYA