CHP Grup Başkanvekili Başarır, TBMM`de düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. CHP`nin pazar günü yapılan 21. Olağanüstü Kurultayı`na değinen Başarır, tüm delegelere ve parti yönetimine teşekkür etti ve artık Cumhurbaşkanlığı kampanyalarını Anadolu`da yapacaklarını hatırlatarak, "Sandıkla, haklın iradesiyle, delegenin iradesiyle uğraşmayacaksın. Eğer ki bir partide yüzlerce delege iradesini ortaya koyuyorsa, eğer ki bir şehirde milyonlarca insan iradesini ortaya koyuyorsa ona kayyum atamayı düşünmeyeceksin" dedi.
Başarır, ABD Başkanı Donald Trump`ın dün gece Beyaz Saray`da İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile görüşmesinin ardından yaptığı açıklamaları ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel`in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için `Cunta Başkanı` tabirini kullanmasının ardından başlayan tartışmalara ilişkin şunları söyledi:
"Bizi mandacılıkla suçlayan Mehmet Uçum`a ve Amerikan Süleyman`a, Cumhurbaşkanı`na seslenmek istiyorum, dün duyduklarınızdan memnun oldunuz mu? Gördük ki birbirine yakışan Trump-Erdoğan aşkı, Trump tarafından ilan edildi. Trump, İsrail`le Türkiye`nin arasında bir problem olursa çözebileceğini söyledi ama çok büyük bir problem var İsrail`le aramızda: Filistin. Hala çıkıp ne Cumhurbaşkanı ne Bakanlar tek bir kelime konuşmadı. Türkiye`ye anlatılanla Suriye`de, Amerika`da, İsrail`de yaşananların farklı olduğunu gördük. Netanyahu, Suriye`nin yeni sahibi gibi konuştu ama Türkiye`de Suriye`nin yönetimini belirlediğini söyleyen, bununla zafer naraları atan mevcut bir yönetim var. On binlerce çocuk, kadın Filistinli öldü, daha ne kadar büyük bir problemimiz olabilir İsrail`le bizim?
"Trump, Rahip Brunson`ı alır, yüzlürce avukat 296 tane tutuklu genci alamaz"
Her yerde bir suçluluk psikolojisiyle ‘Türkiye`yi bir hukuk devletidir` diyen Adalet Bakanı`na sormak isterim. Ne dedi Trump? ‘Erdoğan`la aram çok iyi, Rahip Brunson`ı istedim, aldım.` Hiç utanmadın mı Adalet Bakanı bunları dinlerken? Bu cümlelere bir cevap vermeyecek misin? Bize mandacı diyorsun, yabancı basına en küçük bir röportaj yaptığımızda bizi suçluyorsun ama ABD Başkanı burada yargılanan suçlu bir rahibi nasıl aldığını söylüyor. Birbirini çok seviyorlarmış... İki anormal lider. 86 milyon, Recep Tayyip Erdoğan`a ‘Budala` başlıkla bir tweet atsa şafak operasyonuyla alınır ama Trump hakkında hala konuşmuyor. Ülkesinde gençleri yargılattıran, tutuklattıran; siyasetçileri tutuklattıran, tehdit eden; en küçük konuşmamızda tazminat davaları, fezlekeler yollayan Erdoğan cevap veremiyor. Dünkü basın toplantısından sonra Filistin meselesini, Rahip Brunson`ı, budala kelimesini sorun. Utanç verici görüntülerdir.
Türkiye hukuk devleti! Trump, Rahip Brunson`ı alır, yüzlerce avukat 296 tane tutuklu genci alamaz. Trump hangi baroya kayıtlı bilmiyorum, çok başarılı. Berkay Gezgin, PM üyemizin iddianamesi açıklandı, siyasi yasak isteniyor. İsnat edilen suç, 2911 Sayılı Gösteri Yürüyüş Kanunu`na muhalefet. Bu çocuklar alt sınırı 6 ay olan bir suçlamayla ilgili günlerce tutuklu, sınavlarına giremiyor, bir de siyasi yasak isteniyor. YÖK Başkanı, ‘Atın bunları okuldan` diyor. Sonra bizler ‘Cunta yönetimi` dediğimiz için suçlanıyoruz, Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel`e suç duyurusunda bulunuyorlar, 500 bin liralık da manevi tazminat davası açıyorlar. Bir parça utanın.
"Muhtemel üç Cumhurbaşkanı adayı cezaevinde"
Türkiye hukuk devleti, avukat Trump! İstanbul`un Belediye Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu, gizli tanıklarla tutuklu. Çok önemli deliller varmış, günler sonra babası Hasan İmamoğlu`nun yazlığında kapısını kırarak delil arıyorlar. Madem delil yoktu, niye tutukluyorsun adamı? Cunta artık bu dünyada postallarla, tanklarla yapılmıyor. İktidara gelen bir yapı; medyayı, yargıyı, bürokrasinin bir bölümünü ele geçirdikten sonra ülkede algı yaratıp rakiplerini cezaevine atabiliyor. Muhtemel üç Cumhurbaşkanı adayı cezaevinde. Ümit Özdağ, Selahattin Demirtaş, 16 milyona yakın insanın oyunu alan, CHP`nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu. Kenan Evren bunları yapmadı. Üç muhtemel cumhurbaşkanı adayı cezaevinde; cunta, darbe, otokrasi, faşizm gibi kelimelerden etkileniyorsun ama öyle. Bu yargının hali normal mi? Allah`tan 1999 yılında Sayın Bülent Ecevit, Devlet Bahçeli, Mesut Yılmaz idam cezasını kaldırdı. Bugün atanan bazı hakimler; Baki Tuğ, Ali Elverdi, Nuh Mete Yüksel`in yaptıklarını yapmıyor. Eğer idam cezası olsaydı bu gençlerden bazılarını asmaya kalkarlardı. ‘Cunta` kelimesinden rahatsız oluyorsun. Teknik anlamda kullanılan bir kelime değil, seçimle gelenlerin, demokrasinin tüm kanallarını tıkayıp basını, sosyal medyayı ele geçirip ondan sonra bu ülkede rakiplerini tutuklattırıp ‘demokrasi` diyeceksin. Hadi oradan."
İstanbul Büyükşehir Belediyesi`ne yönelik operasyonlar kapsamında tutuklanan Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat`ın sağlık durumunun kötüye gitmesine rağmen tutukluluk halinin devam etmesine tepki gösteren Başarır, şöyle konuştu:
"Hukuk, adalet insan için ve her şeyden önemlisi insan sağlığı için. Adli Tıp`a gitti Mahir Polat, tekrar çağırıyor onu, ‘Gelin bir de by-pass yapalım.` Nedir derdiniz Mahir Polat`la ilgili, ölmesini mi bekliyorsunuz? Bunlar Ergenekon-Balyoz`da yaşandı, insanlar cezaevinde öldü, bunları FETÖ yaptı. Ne farkınız var? O FETÖ de darbe yaptı. Önce insanları cezaevinde öldürdü, sonra darbe yapmaya kalktı. Şimdi de siz insanları cezaevinde öldürmeye çalışıyorsunuz, sonra da size ‘darbeci` dendiğinde kızıyorsunuz. Mahir Polat`ı serbest bırakın."
"Tek bir ampulü söndürelim Türkiye ışıl ışıl olsun"
Elektrik faturasına yapılan yüzde 25`lik zamma da tepki gösteren Başarır, "Memura, emekliye verdiğin zam belli, elektriğe yüzde 25 zam yapacaksın, dünya genelinde enerji fiyatları yüzde 11 düşecek, Mehmet Şimşek, sen döneminde enerjiye yüzde 100 zam yapacaksın, sonra da o koltukta oturacaksın... Her şeye zam gelecek, bunları konuşturmamaya çalışacak, hepimize baskı yapacak, daha fazla elektrik faturası ödemek istemiyorsan ya da evlerinizdeki ampulleri, fişleri çekmek istemiyorsanız gelin tek bir ampulü söndürelim Türkiye ışıl ışıl olsun" ifadelerini kullandı.