(TBMM) - CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan`ın CHP`li belediyelerin SGK borçlarına yönelik eleştirilerine tepki göstererek, "SGK`nın toplam alacağı 270 ton altına karşılık geliyor. Bunun 30 tonu belediyelerden. Bütün belediyelerin borcu bir kamyon altın. Bunun üçte biri AK Partili belediyelerin, üçte ikisi muhalefetteki belediyelerin. Üçte ikinin yarısı AK Parti`nin döneminden üçte biri bütün muhalefetin şimdiki ya da önceki dönemlerinden. Kamyonun 3`te ikisi senin belediyelerinin ya da onların önceden yaptığı borç; 9 kamyon da SGK`ya senin yandaşlarının borcu var. 9 kamyon altını çek SGK`nın önüne, üçte bir kamyon altını vermeyen namussuzdur, hodri meydan" ifadesini kullandı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında konuştu. Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan`ın Çorum`a yapılması planlanan hızlı tren ile SGK borçlarına yönelik eleştirilerine yanıt verdi. Özel, yeni yılda Manisa, Ardahan, Kars ve Erzurum`da vatandaşlarla bir araya geldiğini, emeklilerin, asgari ücretlilerin, esnafın, üreticilerin, hayvancılıkla ve arıcılıkla uğraşanların dertlerini dinlediklerini belirterek, "Milletin gerçek gündemini, hayat pahalılığını, geçim sıkıntısını ve enflasyona ezdirilen milyonların dertlerini en yüksek sesle dile getirmeye çalıştık. Hem grubumuz hem örgütümüz hem bize oy veren ve artık canına tak eden milyonlar hep birlikte sokaklarda, meydanlarda, fabrikalarda, tarlalarda, kahvehanelerde, köylerde, kentlerde olmaya ve milletin sorunlarını haykırmaya devam edeceğiz. 2025 yılı hepimize kolay gelsin. Mücadelenin yılı olacaktır. Emeğin ve emekçinin yılı olacaktır" dedi. Özel, şunları kaydetti:
"4.5 milyon sığınmacı Türkiye`ye gelmiş ve Türkiye`nin ekmeğine, aşına, işine ortak olmamış gibi zafer var orada diyor"
"Vatandaş artık iktidarın Suriye`deki sahte zafer sarhoşluğundan uyanmasını bekliyor. İktidar ise o anlattıklarının vatandaşın karnını doyurmasını bekliyor. 13 yıl önce söylediği bir söz sanki o gün olmuş gibi. Sanki Türkiye 200 milyar dolar kaybetmemiş de kazanmış gibi. Sanki 283 vatan evladı şehit düşmemiş gibi. Sanki 4.5 milyon sığınmacı Türkiye`ye gelmiş ve Türkiye`nin ekmeğine, aşına, işine ortak olmamış gibi zafer var orada diyor. Senin söylediğin zaferi Ardahan`da görmedim. Kars`ta inanan yok. Erzurum`da o zafere bakıp da `evet artık karnım doyacak iş bulacağım` diyen yok. Suriye`yi konuştuk, konuşuruz, konuşmaya devam edeceğiz.
"Evlerin ısınması için verilecek olan doğalgaza yüzde 50 bu bölgede indirim yapılmalıdır"
Kars`ta hayvancılık yapmaya çalışan Süleyman amcanın, Ardahan`da üreticilikten para kazanamadığı için kapı kapı iş arayan Mustafa kardeşimin, aile bütçesini yetiremediği için Erzurum`un soğuğunda gözyaşları buz tutmuş halde bize dert anlatmaya çalışan Zeynep kardeşimin gerçek gündemini biraz konuşmak isterim. Bu bölgemiz kışın en sertleştiği eksi 20-30 derecelerin hemen her gece kaydedildiği yerler. En önemli sorun barınmayla birlikte barındığı yeri ısıtma sorunu. Türkiye`nin dört bir yanında kışın ortasında doğalgaz saatleri dönüp duruyor. Ama Ardahan`da, Kars`ta, Erzuum`da, Ağrı`da, Van`da bütün bölgede fıldır fıldır dönüyor. Ve o zaman Manisa`da artı 10 derecenin bize soğuk geldiği yerde ve 2 bin lira doğalgaz parasının ağır geldiği yerde eksi 20 dereceyi yaşayanların aylık 5 bin lira doğalgaz parasıyla muhatap olanların gerçekliğiyle karşı karşıya kalıyorsunuz. Ve beğenmedikleri her fırsatta laf ettikleri Karaoğlan Bülent Ecevit`in son başbakanlığında dahi bölgede o gün ısınmak için kömür yakılıyor kömürü yarı fiyatına verdiğini bütün bölge hatırlıyor, hatırlatıyor. Biz de dedik ki evlerin ısınması için verilecek olan doğalgaza yüzde 50 bu bölgede indirim yapılmalıdır.
"Seçim rüşveti değildiyse niye bugün yok 25 metreküp bedava?"
Ben bunu söyledim. Erdoğan yaparız diyeceğine ya da niçin yapmadığını anlatacağına rahatsız olmuş verdiği doğal gaz desteklerini hatırlatıyor. Erdoğan`ın ne doğalgaz desteği verdiğini biliyorum. Örneğin şunu hatırlıyorum; seçim zamanı bir telaş, Putin`le konuşup doğalgaz toplam faturasını bir yıl erteletip döndü dedi ki; `herkese 25 metreküp doğalgaz bedava.` Bunu anlatıyor. O gün dedim ki; biz hepimiz milletvekiliyiz niye bize bedava? Eczacılara niye bedava? Parası olana, işi gücü yerinde olanlara niye bedava? Hem bize 25 metreküp bedava hem garibana işsize yoksula bedava. Bize verme onlara ver dedik. Herkese seçim rüşveti olarak 25 metreküp bedava. Seçim rüşveti değildiyse niye bugün yok 25 metreküp bedava? Kış daha mı yumuşak geçiyor? Doğalgaz daha mı ucuz? Alım gücü milletin ekonomik gücü daha mı artmış? Bal gibi doğalgazı seçim rüşvetine çevirdi şimdi de diyor ki; `Özgür Bey bunları bilmez.` Vallahi döndüm baktım EPDK`nın raporunda geçen yıl bedava doğalgaz verilenlerden 25 metreküp verilenlerden 1 milyon 7 bin konutun doğalgazı borcundan dolayı kesilmiş. Nerede o gün yaptığı jest nerede seçim bittikten sonra savrulduğun nokta. O yüzden kışın sert geçtiği coğrafyalarda yüzde 50 doğal gaz indirimi önerdik.
"İthal hayvanın kalitesinin Türkiye`de üretilenin çok altında olduğunu Sayıştay da vatandaş da söylüyor"
Ziyaret ettiğimiz üç ilimizde hayvancılıkla ilgili sorunlar var. Bir kilo yem 12 lira bir kilo süt 12 lira. Bir kilo süt, bir buçuk kilo yem almazsa o ülkede hayvancılık yapılamaz. Ve bugün değil bir buçuk kilo, bir kiloyu zor alan 50 kiloluk yemler 600 ila 650 lira deniyor. Bu sebepten dolayı darboğaz var. Hayvancılıkla uğraşan kim varsa sokakta kolumuzdan tuttu, et ithalatı saçmalığından şikayet etti. Erdoğan et fiyatlarının yüksek olduğunu, et ithalatı yapmanın çözüm olduğunu iddia ediyor. Dönüp bakıyorsunuz Sayıştay 2023 yılında TİGEM`e şu uyarıyı yapmış diyor ki; yurt dışı damızlık hayvan fiyatlarının yurt içi damızlık hayvan üretim maliyetlerinin altında oluştuğu, yurt içiyle yurt dışı fiyat farkı kadar kar marjının ithalatçı aracı firmalar ve adına ithalat yapanlar üzerinde kaldığı bu durumun yerli damızlık hayvan yetiştiricilerinin aleyhinde haksız rekabete ve fazla kazanca yol açtığı, iç piyasa fiyatlarını etkilediği değerlendirilmektedir. Yani bugün yaşananı iki yıl önce Sayıştay rapora yazmış. Diyor ki; dışarıdan getirdiğin buradan ucuz olunca aynı fiyata et satılınca bunlar fazladan para kazanıyor. Bunlar rekabet edemiyor. Ayrıca ithal hayvanın kalitesinin Türkiye`de üretilenin çok altında olduğunu Sayıştay da vatandaş da söylüyor. Tam bir saadet zinciri. Yurt dışından ucuza kalitesiz hayvan getirip Türkiye`deki kaliteli hayvan fiyatına satın alıp aradaki farkı yandaşa aktaran, üreticiyi perişan eden bir durumla karşı karşıyayız. Bu işin siyaseti yok.
"Erdoğan, ‘Böyle bir projemiz var, CHP karşı` diyor, CHP karşı falan değil"
Bu hafta salon adamı, sıcak seven, kendini atadıklarına alkışlatıp moral bulmaya çalışan Erdoğan, atadığı ilçe başkanından, yöneticisinden, delegesinden, il yönetiminden Suriye zaferine alkış alıp rüzgar yapmaya çalışan Erdoğan, biz eksi 20 derecelerde gezerken sıcak salonlarından bize laf attı durdu. Tuttu dedi ki, ‘Samsun, Amasya, Çorum, Kırıkkale hızlı demiryolu projesine Özgür Özel ve CHP karşı çıkıyor.` Vallahi yalan, kuyruklu yalan. Erdoğan bir önceki seçimde hızlı tren sözünü vermiş, ayrıca Çorum`a bir acemi birliği söylemişti. İkisi ortada yoktu, dile getirdik. Şimdi Erdoğan, ‘Böyle bir projemiz var, CHP karşı` diyor. CHP karşı falan değil.
"İhaleyi 4 gün ertelemiş, 4 gün sonra dediğimiz firmaya aynı paraya vermişler"
CHP`nin karşı olduğu, Erdoğan`ın örtmeye çalıştığı şu: Adam hırsızlık yaparken yakalanıyor da diyor ya; ‘Vatanı böldürmem size.` Yahu ne alaka. Sen suçüstü yakalanmışsın; Çorum-Delice bölümü için 40 gün önceden hangi şirkete verileceği belli olmuş. Milletvekilimiz ilan etmiş, Genel Başkan Yardımcımız Meclis tutanaklarına geçirmiş. Bir gün önce ‘7 firmadan bu firmaya, bu paraya vereceksiniz` demişiz. İhaleyi 4 gün ertelemiş, 4 gün sonra dediğimiz firmaya aynı paraya vermişler. Bir kilometre demiryolunun maliyeti 627 milyon lira. Benzer demiryollarından 6 kat fazla, şirketin adı ve aldığı para belli. CHP olarak ilan ediyoruz. ‘6 kat dolandırılıyor millet` diyoruz. O diyor ki, ‘Siz tren yoluna niye karşısınız?` Yankesicilik yapan adamı polis yakalayınca ‘Vatanı bölemezsiniz, ezanı dindiremezsiniz` diyen ne kadar sahtekarsa bize bunu söyleyen de o kadar sahtekardır.
"SGK`nın 100 lira alacağı varsa 10 lirası belediyelerden 90 lirası şirketlerden"
Sıcak salonların insanı sıcacık salonundan diyor ki, ‘Altın hesabı yapıyorlar, Özgür Bey altın hesabını çok seviyor. 22 yıl öncesine dönüp dönüp bana altın hesabı üzerinden hesap soruyor. Hazır elinde hesap makinesiyle kuyumcu kuyumcu dolaşırken CHP`li belediyelerin SGK`ya borçlarının kaç çeyrek altın tuttuğunun hesabını bir yapıversin` demiş. Bu iyidir, yani aylardır altın hesabını yapıyoruz, dönüp buralara cevap vermeleri iyidir. Bizim eleştirimize karşı bize, ‘Terörist, hain` demek, iftira atmak yerine bir espri ile cevap vermek iyidir. Biz, siyasetin dilinin buralardan kurulmasını doğru buluyoruz. Normali budur, buraya geleceksiniz. Hakaretinize hakaretle, küfrünüze küfürle, yalanınıza yalanla, iftiranıza iftirayla cevap verip istediğiniz gerginlik, çatışma ve kutuplaşma ortamında gerçek sorunların çözülmesine engel olamazsınız. ‘Sen de bir hesap yap` diyor, madem istedi yaptım. Belediyelerin SGK`ya borcu 10 birim, diğer şirketlerin borcu 90 birim. SGK`nın 100 lira alacağı varsa 10 lirası belediyelerden 90 lirası şirketlerden. Gelecek ay, şirketlere faizi affetmeyi ve anaparayı bölmeyi planlıyor ama o güne kadar CHP`li belediyelerden ve şirketlerinden paraları almak istiyor. O yüzden, ‘Silkeleyin CHP`lileri` diyor.
"CHP`li belediyenin yoksula, öğrenciye, işsize dokunmasına mani olabilmek için belediyelerin hesaplarına haciz uyguluyor"
Dün İzmir`de yaşananlar, öncesinden Ankara`da, Adana`da, İstanbul`da yaşananlar hizmeti durdurabilmek için, yani CHP`li belediyenin yoksula, öğrenciye, işsize dokunmasına; soğukta kalana doğal gaz yardımı yapmasına, sabah 2 litre süt vermesine, yenidoğanın bezini vermesine mani olabilmek için CHP`li belediyelerin hesaplarına haciz uyguluyor. Bu paraları bizden alacak, sonra bu paraları yandaş şirketlere gelince faizi affedip anaparayı bölecek. SGK`nın toplam alacağı 270 ton altına karşılık geliyor. Bunun 30 tonu belediyelerden, 240 tonu Erdoğan`ın 6 ayda bir açıklaması gerektiği halde açıklamadığı ilk 100`deki hemen hepsinin kendinden olduğu yandaş şirketlerden. CHP`nin AKP, MHP, İYİ Parti, DEM`in, Yeniden Refah`ın, Saadet`in; bütün belediyelerin borcu bir kamyon altın. Bunun 3`te biri AK Partili belediyelerin, 3`te ikisi muhalefetteki belediyelerin. 3`te ikinin yarısı AK Parti`nin döneminden 3`te biri bütün muhalefetin şimdiki ya da önceki dönemlerinden. Sayın Erdoğan, ‘Elde makine, sarrafa gitmiş, hesabı yapsa` diyor ya, 3`te bir kamyon bütün muhalefetin borcu. Kamyonun 3`te ikisi senin belediyelerinin ya da onların önceden yaptığı borç; 9 kamyon da SGK`ya senin yandaşlarının borcu var. Hani diyorsun ya ‘Hesapla` hesap ortada, 9 kamyon altını çek SGK`nın önüne 3`te bir kamyon altını vermeyen namussuzdur, hodri meydan."
(SON)