(TBMM) - CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, belediye borçları tartışmalarına ilişkin, "Özellikle CHP`li belediyelerin başarılı hizmetlerini gördükçe ve 31 Mart seçimlerindeki zaferi hala sindiremedikçe Sayın Cumhurbaşkanı`nın sinirleri bozulmaya devam ediyor. Pandemide CHP`li belediyeler hizmet ettikçe önce vatandaştan toplanan milyonlarca liraya el koydular. Yeter ki bunlar hizmet yapamasın diye. Baktılar olmuyor, fırınları kapattılar, aş evlerini kapattılar CHP`li belediyeler vatandaşı doyurmasın diye. O da yetmedi. Her bir yasada akıllarına CHP`li belediyeleri sıkıştırmak geliyor. Sayın Cumhurbaşkanı`nın belediye borçlarını kaynağından kesmesi yetmeyecek ve bir planın daha içinde olduklarını anlıyoruz" dedi.
CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi`nin görüşmelerine devam edilen TBMM Genel Kurulu`nda yaptığı konuşmada, belediyelerin borçlarına ilişkin tartışmalara değindi.
Murat Emir, şunları söyledi:
"Yap-işlet-devret modelleriyle, özellikle köprü, otoyollar yapıldı. Yapan firmalara, yandaş firmalara da olağanüstü kolaylıklar sağlandı. Geçiş garantileri, araç garantisi, yolcu garantisi sağlandı. Ama öylesine bu yolları, otobanları, köprüleri devretmişiz ki öylesine vazgeçmişiz ki kamu araçları bile, kamu görevi yapmaya giden araçlar bile geçiş ücreti ödemek zorunda kalıyorlar. Zaten geçeceğinden çok daha fazla garantiler verilmiş. Nitekim zamanın Ulaştırma Bakanı`nın 4 milyar dolarlık bir ekstradan hak sağladığı, şimdi de konsorsiyumun tekrar CEO`su olduğunu biliyoruz, yani koltuktan kalkmış kendi CEO`su olduğu şirkete avantajı sağlamış, geri gelmiş aynı koltuğa oturmuş. Ama bir şeyi unutmuşlar. Ambulanslara, jandarmanın araçlarına, kamu araçlarına bir kolaylık sağlamayı dahi akıllarına getirmemişler. Devleti böylesine bir akıl yönetiyor. Nitekim en son gördük, dün görüntülere yansımıştı. Fethiye-Dalaman arasındaki tünel geçişinde jandarma ekipleri ücret ödeyerek geçmek zorunda kaldılar. Bu kabul edilemez. Yine dün Samsun`da Sayın Bakan Murat Kurum`un halkın gerçeklerinden ne kadar kopuk olduğu ve seçimleri niye kaybettiği apaçık ortaya çıktı. Bir kadın vatandaşımız yaklaşıyor. Derdini anlatmaya çalışıyor ama sorunları dinlemek ve sorunları çözmek durumunda olan, o sorunları çözmeye dönük çözüm önerileri getirmek durumunda olan Sayın Bakan bir yandan bu vatandaşımıza sadaka verir gibi, bir dilenciye sadaka verir gibi eline para sıkıştırmaya çalışıyorlar. Buradan sesleniyoruz Sayın Bakan`a; bu milletin vakarını asla unutmasınlar. Ve bu milleti böylesine sadaka alacak duruma düşürenler kendileri. Emeklilere sadece 2 bin 500 lira maaş artışı öngörenler, vatandaşa sadaka verir gibi maaş artışı yapanlar vatandaşı düşündükleri durumu biliyorlar. Ama kimsenin bu insanların, vatandaşlarımızın onuruyla oynamaya hakkı yoktur. Sayın Murat Kurum`dan bir an evvel özür dilemesini bekliyoruz. Onun oturduğu koltuk asgari ücrete, emekli maaşına zam yapması gereken, çözüm bulması gereken koltuktur.
"CHP`li belediyelerin başarılı hizmetlerini gördükçe Sayın Cumhurbaşkanı`nın sinirleri bozulmaya devam ediyor"
Özellikle CHP`li belediyelerin başarılı hizmetlerini gördükçe ve 31 Mart seçimlerindeki zaferi hala sindiremedikçe Sayın Cumhurbaşkanı`nın sinirleri bozulmaya devam ediyor. Geçen hafta geldi ve tehdit edercesine CHP`li belediyeleri nasıl sıkıştıracağını, onların elini kolunu nasıl bağlayacağını ve hizmet yapamaz hale getireceğini açıkça ilan etti. `Öyle bundan sonra sırf 25 kuruşa simit yok` dedi. Peki belediyeler ne yapıyorlar? Doğumdan ölüme kadar hizmet ediyorlar. Pandemide CHP`li belediyeler hizmet ettikçe önce vatandaştan toplanan milyonlarca liraya el koydular. Yeter ki bunlar hizmet yapamasın diye. Baktılar olmuyor, fırınları kapattılar, aş evlerini kapattılar CHP`li belediyeler vatandaşı doyurmasın diye. O da yetmedi. Her bir yasada akıllarına CHP`li belediyeleri sıkıştırmak geliyor. Bütçe yükü yüklemek geliyor. Yine anlıyoruz ki Sayın Cumhurbaşkanı`nın belediye borçlarını kaynağından kesmesi yetmeyecek ve bir planın daha içinde olduklarını anlıyoruz. Belediye iştiraklerinin de borçlarını kaynağından kesme yoluna gitmeyi düşünüyorlar. Bunu düşünmesinler. Onlar belediyelerin nasıl daha hizmet edebileceğine uğraşsınlar. Çünkü burada asıl cezalandırılan vatandaşlarımız, o hizmeti alması gereken vatandaşlarımızı cezalandırıyorlar. Ve vatandaşlarımıza aslında her şeyi görüyor.
"Eğer paraya ihtiyaçları varsa gidecekleri yer belli"
Gerçekten SGK`nın olağanüstü borcu olduğunu biliyoruz. 540 milyar liralık batak borcu var. Ve bu borçların hangi şirketlere ait olduğunu söylemiyorlar. Dört yıldır bunlar açıklanmıyor. Önce onu açıklayın. Kimi koruyorsunuz? Kime bu paraları peşkeş çektiniz? Kime gerekli takibatı yapmadınız? Kimden alacaklısınız? Bir defa bu millet öğrensin. Şimdi CHP`li belediyelerin borcu 70 milyar lira. Akılları, fikirleri onun üzerinden bizim belediyelerimizi sıkıştırmak. Eğer paraya ihtiyaçları varsa gidecekleri yer belli. 1.2 trilyon kur korumalı mevduat faciasıyla zenginlerin döviz sahiplerinin cebine koyacaksınız sonra döneceksiniz belediyeleri iş yapamaz hale getirmek için onların boğazını sıkacaksınız. Bu olmaz.
" Bakın 21/B`li ihaleler alıyorlar. Yani gerçek ihaleler değil bunlar"
Aynı şekilde geçen yıl sadece vazgeçilen vergi 600 milyarın üzerinde. Onların üstüne gideceksiniz. Bakın bunların üstüne gitmedikleri gibi dün bir tablo yayınlandı. Bildiğimiz ama her gördüğümüzde şaşırdığımız ve hiçbirimizin kabullenemeyeceği bir tablo. Bakın 21/B`li ihaleler alıyorlar. Yani gerçek ihaleler değil bunlar. `Gel kardeşim` diyorlar `10 milyara, 20 milyar liraya yap` diyorlar. Bildiğimiz şirketler Rönesans var, Limak var, Cengiz var, hepsi var. Bakıyorsunuz iki yılda, üç yılda sıfır lira vergi ödemişler. İşte bunların üstüne gideceksiniz. Paraya ihtiyacınız varsa bunların üstüne gideceksiniz. Emekliye 33 milyarı vermekte zorlanıyorsunuz. Ama dönüyorsunuz. Koca koca firmalar 10 milyar, 20 milyar, 22 milyar, 30 milyara yakın son üç yılda hale vermişsiniz hem de ihalesiz peşkeş çekmişsiniz sonra onlardan sıfır lira vergi alıyorsunuz. Bunu hiçbir vicdanın kabul etmesi mümkün değil."