CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu, TBMM Genel Kurulu`nda, "AKP, özellikle iktidarı güçlendirdikten sonra `Ya, biz iktidar olduk, her şeyi ele geçirdik ama bir türlü şu kültürel hegemonyamızı tesis edemedik` demeye başladılar, ondan sonra da birtakım gerici bir avuç zihniyetle sanata, sanatçıya resmen savaş açtılar, bunu yıllardır her yerde gösteriyorlar" dedi.
TBMM Genel Kurulu`nda 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi, 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi ile Sayıştay raporlarının görüşmeleri devam ediyor. Genel Kurul`da bugün Kültür ve Turizm Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve bağlı kuruluşların bütçeleri görüşülüyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçesi üzerine söz alan CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu şunları söyledi:
"2022 YILINDA AKP YAPTIKLARIYLA CUMHURİYET TARİHİNE YASAKÇI BİR İKTİDAR OLARAK GEÇTİ"
"AKP`nin de artık sanata ve sanatçıya tahammül etmesi gerektiğini defalarca ve defalarca anlattım ama geçtiğimiz yıl özellikle 2022 yılında AKP yaptıklarıyla Cumhuriyet tarihine yasakçı bir iktidar olarak geçti. Neleri yasakladı? Önce şöyle başlıyor, bir konser, bir festival ilan ediliyor, hemen bir avuç IŞİD zihniyetli sosyal medyadan linç kampanyasına başlıyor; bunun üzerine valilik, kaymakamlık devreye giriyor ve yasaklar ardı ardına geliyor ve bu yasaklar sizin, AKP`nin yaşını geçmiş durumda. Neler yasaklandı? Eskişehir`de Anadolu Festivali, Niyazi Koyuncu Festivali, Munzur Kültür Festivali, Kozlu Müzik Festivali, Kaz Dağı Festivali ve yine K-Pop grubu olan Mirae konseri, ODTÜ Bahar Şenliği, Aynur Doğan konserleri, Zeytinli Rock Festivali, İranlı Sanatçı Mohsen Namjoo konseri, Çağdaş Fest, Milyon Fest, Metin-Kemal Kahraman konseri, 60`ıncı yılını tamamlayacak olan Altın Portakal Film Festivali maalesef gerçekleştirilemedi. Bu da AKP`nin bir yüz karası olarak kültür sanat tarihimize geçti.
Dünyaca ünlü sanatçılarımız Tarkan`dan Sezen Aksu`ya kadar birçok kişi siyasi görüşlerinden, demeçlerinden dolayı linç edildi. Peki Cumhuriyet`in ilk yüz yılında büyük devrimci Atatürk ne yapmıştı? O zor koşullarda Kurtuluş Savaşı`ndan çıkmışken muallim mektebi açıldı, Ankara Musiki Muallim Mektebi açıldı; bir yandan geleneksel sanatımız korundu, bir yandan evrensel sanat halka yayılmaya çalışıldı; halkevleriyle, Türk Ocaklarıyla, köy enstitüleriyle sanatı topluma anlatmaya çalıştılar çünkü Atatürk şöyle diyordu, 1923`te İzmir`de bir okulun açılışında deftere şöyle yazıyordu yani özetle diyor ki: `Varmak istediğimiz seviyeye varamadıysak, bu kadar uzaksak bunun sebeplerinden biri sanata ve sanatkarlığa gerekli önemi göstermemiş olmamızdır.` O yüzden de sanat için Cumhuriyet tarihi boyunca birçok şey yapılıyor.
"BİRTAKIM GERİCİ BİR AVUÇ ZİHNİYETLE SANATA, SANATÇIYA RESMEN SAVAŞ AÇTILAR"
Hukuk fakültesinde ilk öğrendiğimiz şey kanunların genelliği ilkesi yani çıkan her kanun herkese eşit bir şekilde uygulanır, kimseye özel kanun çıkmaz ama Cumhuriyet`in ilk yıllarında sanatın, sanatçının değeri bilindiği için bu yüce Meclis çatısı altında ilk defa kişiye özel kanun çıkarılmıştır. Suna Kan ve İdil Biret gibi dünyaca ünlü sanatçılarımızın, opera sanatçılarımızın yurt dışında yetiştirilmesi, eğitimi için, devletin desteklemesi için 1948 yılında, o zor koşullarda, o ekonomik koşulların sıkıntılı olduğu dönemde sırf dünyada tanınalım diye, bilinelim diye ve dış politika açısından yumuşak güç olarak çok değerli diye bu çocuklarımıza eğitim desteği verilmiştir ve dünyaca ünlü sanatçılar yetiştirilmiştir. Sizler ne yapıyorsunuz? Bir opera sanatçısını, başka sanatçıları sırf siyasi görüşleri nedeniyle sadece ve sadece linç ediyorsunuz.
AKP, özellikle iktidarı güçlendirdikten sonra `Ya, biz iktidar olduk, her şeyi ele geçirdik ama bir türlü şu kültürel hegemonyamızı tesis edemedik` demeye başladılar. Ondan sonra da birtakım gerici bir avuç zihniyetle sanata, sanatçıya resmen savaş açtılar, bunu yıllardır her yerde gösteriyorlar."