HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, "HDP için de halkımız için de asla bir belirsizlik ortamı yoktur, olmayacaktır. Karamsarlığa ve umutsuzluğa yer yoktur. Bizim için sisli bir ortam asla yoktur, olmayacaktır. Asıl belirsizlik; varlık, yokluk telaşı içindeki AKP, MHP için vardır diyeceğim ama onların da durumu aslında nettir. İktidar için de aslında bir belirsizlik ortamı yoktur. Çünkü kaybedecekler, kaybedecekler, kaybedecekler. Söz veriyoruz, onlara biz kaybettireceğiz. Emek ve Özgürlük İttifakı bu düzeni değiştirecek, bu iktidara kaybettirecek" diye konuştu.
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan bugün TBMM Grup Toplantısı`nda konuştu. Buldan, sözlerine İstanbul`da 19 Ocak 2007 tarihinde genel yayın yönetmeliğini yaptığı Agos gazetesinin önünde silahlı saldırı sonucunda öldürülen gazeteci, yazar Hrant Dink`i anarak başladı.
Seçim tarihine ilişkin Buldan, "Sürekli bir papatya falına bakıyorlar. Kaybedecekleri günü seçmekte büyük bir zorluk yaşıyorlar. Onlar için elbette ki zor bir seçim olacak. Hazirandan korktuklarını biliyoruz. Çünkü ‘7 Haziran` sendromları var. Nisan mayıs ayında gidip gelen bir ittifak var, AKP-MHP ittifakı" dedi.
Buldan`ın konuşması özetle şöyle:
“AHPARİG`, UMUT DOLU GÜLÜŞÜNÜ UNUTMADIK: Bundan 16 yıl önce katledilen sevgili Hrant Dink`i saygıyla anarak başlamak istiyorum. Sevgili ‘Ahparig`, umut dolu gülüşünü unutmadık. Ömrünü adadığın barışı ve özgür bir ülke düşünü unutmadık. Seni bizlerden kopartan karanlığı da tabii ki unutmadık. Cezasızlık zırhıyla katilleri koruyanları katliama yol verenleri hiç unutmadık, unutmayacağız. Bu dosyaların, cinayetlerin üzerinin kapanacağını yanlarına kâr olarak kalacağını düşünenler bilsin ki gerçek bir adalet ve yüzleşme süreci mutlaka bu ülkede işleyecektir.
DEMOKRASİNİN, SEVGİNİN, ÖZGÜRLÜĞÜN KAZANDIĞI BİR DÖNEMİ MUTLAKA BU TOPRAKLARDA BAŞARACAĞIZ: Hiçbir cinayet, katliam karanlıkta kalmayacaktır. Tüm bu karanlığın sona ermesine ve bu ülkenin aydınlığa çıkmasına az kaldı. Barışın, düşlerde yarım kalmadığı, gerçek bir adalet sürecinin yaşandığı demokrasinin, sevginin, özgürlüğün kazandığı bir dönemi mutlaka bu topraklarda başaracağız.
KARAMSARLIĞA VE UMUTSUZLUĞA YER YOKTUR: AKP, MHP bloku kapatma dava ile hazine yardımı gaspıyla özellikle seçim sürecinde bir belirsizlik ortamı; karamsarlık ve umutsuzluk havası yaratabilmek için çırpınıp durmaktadır. HDP`siz bir seçim süreci algısı yaratabilmek için sis dalgası oluşturmaya çalıştıklarını hep birlikte görüyoruz. Buradan çok net olarak diyorum ki bu çabalar boşuna, nafile çabalardır. HDP için de halkımız için de asla bir belirsizlik ortamı yoktur, olmayacaktır. Karamsarlığa ve umutsuzluğa yer yoktur. Bizim için sisli bir ortam asla yoktur, olmayacaktır.
SİZİ SANDIKTA YENECEĞİZ, NOKTA: HDP`nin de halkımızın da odaklandığı nokta bu iktidar düzenini bir an önce değiştirmek ve onları göndermektir. HDP`nin gündemini yalnızca HDP ve halkımız belirler. Bizim gündemimiz, mücadele hedefimiz siyasete, topluma, ekonomiye, ekmeğe darbe yapanlara karşı bu ülkeyi demokratik bir geleceğe, huzura taşımaktır. Bu gündemi hiç kimse değiştiremeyecektir. Bizim için her şey o kadar açık ve nettir. Sizi sandıkta yeneceğiz, nokta. Bu kadar.
İKTİDAR İÇİN DE ASLINDA BİR BELİRSİZLİK ORTAMI YOKTUR; KAYBEDECEKLER, KAYBEDECEKLER, KAYBEDECEKLER: Asıl belirsizlik; varlık, yokluk telaşı içindeki AKP, MHP için vardır diyeceğim, ama onların da durumu aslında nettir. İktidar için de aslında bir belirsizlik ortamı yoktur. Çünkü kaybedecekler, kaybedecekler, kaybedecekler. Söz veriyoruz, onlara biz kaybettireceğiz. Emek ve Özgürlük İttifakı bu düzeni değiştirecek, bu iktidara kaybettirecek. Bu kadar net ve açık ifade ediyorum. Öyle talimatlarını verdiğiniz kapatma davasına umut bağlamayın. HDP`siz bir seçim hayaline asla ve asla kapılmayın. Mühendislikleriniz halktan, meydanlardan geri döner. Elbette ki dönecektir de. Seçimlerin sürükleyici gücü ve esas belirleyeni HDP, Emek ve Özgürlük İttifakı olacaktır. Sandıklar, HDP ile mutlaka buluşacaktır.
YAZI DA ÇIKSA TURA DA ÇIKSA BUNLAR KAYBEDECEKTİR: İktidar, seçimler için bir takvim arayışındadır. Sürekli bir papatya falına bakıyorlar. Kaybedecekleri günü seçmekte büyük bir zorluk yaşıyorlar. Onlar için elbette ki zor bir seçim olacak. Hazirandan korktuklarını biliyoruz. Çünkü ‘7 Haziran` sendromları var. Nisan mayıs ayında gidip gelen bir ittifak var, AKP-MHP ittifakı. Gidip de gelemeyeceğiniz tarihi ben söyleyeyim; bu seçimlerin ikinci turu kesinlikle hazirandadır ve hazirandan kaçamayacağınızı özellikle belirtmek istiyorum. Takvimlere pek umut bağlamayın derim. Sizi kurtaracak bir gün yoktur. Ya zamanında yapılacak bir seçimde kaybedeceksiniz ya da erkene alacağınız bir takvimde gideceksiniz. Bütün yollar gidişinize çıkmaktadır. Yazı da çıksa tura da çıksa bunlar kaybedecektir. Boşuna fal bakmayı bıraksınlar.
SİZDEN ESİRGENEN HER BİR KURUŞ SAVAŞ HARCAMALARINA AKTARILMAKTADIR: EYT`liler günlerdir yasal düzenleme beklerken maaş vermemek için binbir takla atan iktidarın önceliği ise bir an önce Suriye`ye girmek olmuştur. Kaynakları halka, emekçiye, emekliye değil iktidarının savaşına harcamak için plan yaptıklarını açıklamalarından okuyabiliyoruz. Tüm EYT`li kardeşlerim, esnaf, dar gelirliler bilsinler ki sizden esirgenen her bir kuruş savaş harcamalarına aktarılmaktadır. Onun için bu savaş politikalarının karşısında en güçlü itirazı yükseltmemiz gereken önemli bir süreçten geçiyoruz.
MÜCADELEDE, DİRENİŞTE, SİYASETTE, YARIŞTA VARIZ. CUMHURBAŞKANLIĞINDA DA VARIZ: Cumhurbaşkanı adayımızı yakın zamanda halklarımıza müjdeleyeceğiz. Kadınların, halklarımızın, Türkiye halklarının tüm renklerini, kimliklerini, inançlarını, kültürünü, ortak iradesini, emeğini ve özgürlüğünü temsil eden bir Cumhurbaşkanı adayımız ile seçimlere gireceğimizin altını bir kez daha kalın harflerle çizmek istiyorum. Uğruna ağır bedeller ödediğimiz demokrasi mücadelemizin tabii ki kendi Cumhurbaşkanı adayı olacaktır. Mücadelede varız, direnişte, siyasette, yarışta varız. Cumhurbaşkanlığında da varız. Ülkeyi yönetme iddiasında da biz varız. Mücadelemizden ve halkımızdan aldığımız güçle yine dönemin kapılarını bir açacağız.”