Haber: EDDA SÖNMEZ - Kamera: ADEM KARABAYIR 

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "En İyi Narkotik Polisi Anne" programında, uyuşturucu ve terörle mücadeleyi başarıyla sürdürdüklerini belirtirken, “Bugün ülkemizin birçok noktasında, dağlarda terörist yok. Gabar`dan çok daha büyük müjdeler gelecek yakında. Çok daha büyük petrol müjdeleri. Biz uyuşturucunun kökünü kazıyacağız. ABD, AB vazgeçse de biz kazıyacağız" dedi. Soylu, “Tekrar söylüyorum uyuşturucu satıcısını okulların önünde gören polisimiz gereğini yapsın. Ayaklarını kırsın. Bu kadar net ve açık” diye konuştu.

İstanbul Valiliği bugün Atatürk Kültür Merkezi`nde `En İyi narkotik Polisi Anne` konulu seminer düzenledi. Seminere İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, İstanbul Emniyet Müdürü Zafer Aktaş ile 39 ilçe kaymakamı, muhtarlar ve bağımlı anneleri katıldı. Yavuz Bingöl tarafından desteklenen Emniyet Korosu seminer öncesi bir dinleti sundu. Seminerde uyuşturucu kullanan çocukların davranışları ve uyuşturucunun zararları hakkında bilgi verildi.

İçişleri Bakanı Soylu, 4-5 yıl önce seçim programı yaparken Okmeydanı`nda yaşadığı bir olayı anlatarak konuşmasına başladı. Bir annenin kendisine "Beni kurtar" dediğini söyleyen Soylu, annenin bağımlı olan oğlunun kendisini dövdüğünü ve uyuşturucu parası bulmak için evdeki eşyaları sattığını anlatmasından etkilendiğini söyledi. Soylu satır başlarıyla şöyle konuştu:

"RUTİNİN DIŞINDA BİR İŞ YAPMAMIŞ OLSAYDIK: "Eğer kıymetli Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan terörle mücadelede, `Ben terörü kaynağında yok etmek azmindeyim` demeseydi, eğer biz Amerika`dan, Avrupa`dan, İsrail`den insansız hava aracı beklemiş olsaydık, eğer Doğu ve Güneydoğu`daki kalkınma hamlelerini tamamlamamış olsaydık, hastanesinden üniversitesine, yani bugüne kadar gelen rutinin dışında bir iş yapmamış olsaydık terör bu ülkenin en büyük belası olarak devam ederdi.

İÇLERİNE ADAM SIZDIRIYORUZ, 6 AY BİR YIL TAKİP EDİYORUZ: Buradan söylüyorum `okulların önünde uyuşturucu satıcısını gören polis varsa ayaklarını kırsın` dedim. Kıyamet koptu. `Bir İçişleri Bakanı kendi polisini suça teşvik eder mi?` dediler. O gün Türkiye`de uyuşturucudan ölen insan sayısı 941`di. Şimdi 270`e düştü. Uyuşturucunun kökünü kurutma operasyonları yapıyoruz. Bazen sokaklarda mahallelerde `Ya burada birileri uyuşturucu satıyor. Polis bunları görmüyor mu?` diyorlar. Biz onları görüyoruz. Hemen içeriye girip çıkmasını engellemek için bazen 6 ay, bazen bir yıl projeli operasyonlar yapıyoruz. İçlerine adam sızdırıyoruz. Hakimin, savcının bilgisi dahilinde içlerine adam sokuyoruz. Bilgileri ve delilleri elde ediyoruz. Biz sadece oradaki sineği değil, oranın bataklığını kurutabilmek için oranın yapısını tamamen ele geçirmeye çalışıyoruz.

TEKRAR SÖYLÜYORUM, POLİS GEREĞİNİ YAPSIN, AYAKLARINI KIRSIN: Buradan tekrar söylüyorum. Bana kızarlarsa kızsınlar uyuşturucuya karşı, uyuşturucu satıcılarına karşı sen okulun önünde biz çocuğu göndereceğiz anne çocuğunu devlete teslim edecek. Polis olarak, jandarma olarak bize teslim edecek. Çocuk masum bir şekilde okula gidecek. Uyuşturucu satıcısı kenarda, köşede bir yerde bekleyecek ve çocuğa buna alıştıracak, içirecek daha sonra da kendine eleman yapacak. Torbacı olacak. Biz de devlet olarak bunu izleyeceğiz, `elimizden bir şey gelmiyor` diyeceğiz. Gereğini yaparız. Tekrar söylüyorum uyuşturucu satıcısını okulların önünde gören polisimiz gereğini yapsın. Ayaklarını kırsın. Bu kadar net ve açık."

Amerika`da sadece bir kasabanın tamamının uyuşturucuya terk edildiğini kaydeden Soylu, Hollanda`daki Türk Bakanı ziyaret etmeye gittiğinde Hollanda İçişleri Bakanlığı`na 250 metre mesafede insanların uyuşturucu kullandığını gördüğünü söyledi.

"AMERİKA VE AVRUPA, BATI UYUŞTURUCUYA KARŞI TESLİM OLMUŞ DURUMDA"

Almanya`da Sağlık Bakanı`nın belli bir miktarda uyuşturucunun insanlar tarafından kullanılmasının serbest bırakılmasına ilişkin yasanın hazırlandığına dair açıklama yaptığını da hatırlatan Soylu, "Şırıngayı devlet, uyuşturucu kullansın diye bedava vermeye başladı. Yani, Amerika ve Avrupa, Batı uyuşturucuya karşı teslim olmuş durumda. Hiç olmazsa biraz kullanıversinler, devam etsinler. Hiç olmazsa biz böyle bir karşılıklı çatışmayla, sataşmayla karşı karşıya kalmayalım diye bir pes hali içerisindeler" dedi.

"AVRUPA`NIN BÜTÜN LABORATUVARLARINDA KİMYASAL UYUŞTURUCU ÜRETİLİYOR"

Avrupa`nın bütün laboratuvarlarında kimyasal uyuşturucu üretildiğini iddia eden Soylu, Doğu`da da doğal uyuşturucu üretildiğini, Amerika`nın işgal ettiği dönemde Afganistan`ın neredeyse tamamının uyuşturucu tarlasına döndüğünü tüm dünyanın uyuşturucusunun oradan sevk edildiğini anlattı. "Böyle bir tazyik altındayız" diyen Soylu, Suriye`nin, uyuşturucu madde çeşidi olan captagonun üretilmesinde, son 10 yılda dünyanın en büyüklerinden biri haline geldiğine dikkati çekti.

Dünyadaki uyuşturucudan ölümlerle ilgili de bilgi paylaşan Bakan Soylu, "Uyuşturucudan ölüm oranı Amerika`da milyonda 314. Yılda 110 bin kişi Amerika`da uyuşturucudan ölüyor. Norveç`te milyonda 85, Yunanistan`da 38, Almanya`da 29. Türkiye`de ise milyonda 4,7. Nüfusumuz artmasına rağmen ölümlerimiz 941`den 270`e düştü. Bu yıl, 2022`de Adli Tıp 3-4 ay geriden geliyor bu tetkikleri tam yapabilmek için. Bu yıl yüzde 8-9 altta gidiyoruz. 270`i 250`de tamamlayabileceğimizi düşünüyoruz" dedi. 

"57`NİN ÜZERİNDE ULUSLARARASI OPERASYON YAPTIK"

Süleyman Soylu, uyuşturucu ile mücadeleyi kararlılıkla sürdüren Türkiye`nin 2022 yılında 57`nin üzerinde uluslararası operasyon gerçekleştirdiğini söyledi. Hollanda`dan Arjantin`e, Avusturalya`ya, Bulgaristan`dan, Yunanistan`a kadar dünyanın birçok ülkesiyle uluslararası operasyona imza attıklarını anlatan Soylu, "15 Temmuz 2016 tarihinde, toplam 85 bin civarı yıllık operasyon yapıyorduk. Şu andaki uyuşturucu operasyonlarımızın sayısı 285 bine çıktı. Yani neredeyse üç katından daha fazla bir noktaya çıktı. Nefes aldırmamaya çalışıyoruz. Kökünü kurutma operasyonları yapıyoruz" diye konuştu.

Bakan Soylu, uyuşturucuyla mücadeledeki projeli operasyonlarda bazen 5-6 aylık bazen de 1 yıllık takip yaptıklarını ve yapının tamamını ele geçirmeye çalıştıklarını anlattı. 

Türkiye`deki 20 ilde `Narko Alan` projesi uyguladıklarını kaydeden Soylu, İstanbul`da da 32 mahallede bu projeyi uyguladıklarını vurguladı. 

Bakan Soylu, yakalanan kişilere uyuşturucuya nasıl başladıklarına, nerelerde kullandıklarına dair anket yaptıklarını ve çıkan sonuçlar doğrultusunda "En İyi Narkotik Polisi Anne" projesini başlattıklarını, uyuşturucunun metruk binalarda kullanımının tespit edilmesiyle çalışma yaptıklarını belirten Soylu, bu binalarda kullanımın yüzde 21`e düştüğünü söyledi.

"CEZAEVİNDEKİ UYUŞTURUCU SATICISI SAYISI 121 BİNE ULAŞTI"

İçişleri Bakanı Soylu, 2017-2018 yıllarında hapishanelerde uyuşturucu satıcısı 36-37 bin kişinin bulunurken, bu sayının 121 bine yükseldiğine dikkati çekerek, uyuşturucuyla mücadelede gelinen noktaya vurgu yaptı. 2017-2018-2019 yılında yakalananlardan ilk defa uyuşturucu satıcılığı yapanların sayısının 20 bin olduğunu anlatan Soylu, geçen yıl itibariyle bu sayının 15 bine düştüğünü belirtti. Dünyada, Avrupa`da yüz kişiden 29`unun uyuşturucu kullandığını vurgulayan Soylu, Türkiye`de bu rakamın 3,1 olduğuna dikkati çekti.

"BUGÜN ÜLKEMİZİN BİRÇOK NOKTASINDA, DAĞLARDA TERÖRİST YOK" 

Konuşmasında terörle mücadeleye de değinen Bakan Soylu, "Bugün Tendürek`te terörist yok. Bugün Amanos`larda terörist yok. Bugün Karadeniz`de terörist yok. Vardı, Eren Bülbül`ümüz öyle şehit olmuştu. Bugün ülkemizin birçok noktasında, dağlarda terörist yok. Geçen gün Tuşimiya`ya, Cudi`ye gittik. Cudi`de 40 yıldır orada terörist var. Allah`a şükür bugün Gabar`da petrol çıkıyor. Tuşimiya`ya gittik, 6 bin 500-7 bin kilo kalori kömür gördük. Türkiye`nin en kaliteli kömürlerinden bir tanesi" diye konuştu.

"GABAR`DAN ÇOK DAHA BÜYÜK MÜJDELER GELECEK YAKINDA" 

Soylu, terör örgütünün Türkiye`nin zenginlikleriyle buluşmasını engellenmesinin önüne geçildiğini savunarak, "Gabar`dan çok daha büyük müjdeler gelecek yakında. Çok daha büyük petrol müjdeleri. Biz uyuşturucunun kökünü kazıyacağız. ABD, AB vazgeçse de biz kazıyacağız" dedi.

"UYUŞTURUCUNUN DÖRTTE ÜÇÜNÜ HAKKARİ, VAN, AĞRI`DA YAKALIYORUZ" 

Bu arada, geçmişte uyuşturucunun daha çok batı illerinde yakalandığını belirten Soylu, "İçişleri Bakanı olduğumda Kocaeli, İstanbul, Yalova, Bolu, Sakarya`da yakalamalar çoktu. Şimdi Hakkari, Van ve Ağrı`da. 3 vilayette dörtte üçünü yakalıyoruz. Yani, ülkemizin sınırlarına girer girmez. Bir kısmını girmeden engelliyoruz, bir kısmını girer girmez engelleyip, yakalayıp gereğini yerine getiriyoruz. Büyük şehirlere dağılmasını ortadan kaldırmaya çalışıyoruz. Nasıl dağlarda teröristi bir şekilde etkisiz hale getirmişsek, aynı şekilde uyuşturucuyu da sınırda ve sınır illerinde etkisiz hale getiren bir politikayı başarıyla uygulamak durumunda kaldık ve bunu devam ettiriyoruz" diye konuştu.

"CEZAEVLERİNDE, UYUŞTURUCU KULLANANLAR İÇİN REHABİLİTASYON PROGRAMI BAŞLATIYORUZ"

Cumhurbaşkanı`nın talimatıyla Adalet Bakanı`nın hazırlık yaptığını ve birlikte çalıştıklarını söyleyen Bakan Soylu, şunları söyledi:

"Cezaevlerinde, uyuşturucu kullananlar için rehabilitasyon programı başlatıyoruz. En önemli meselelerden bir tanesi; rehabilitasyonun ve tedavinin devlet zoruyla, hâkim zoruyla yapılmasıydı. Bu çok zor bir işti. Önümüzdeki gün Meclis`e gelecek yasa inşallah. Adalet Bakanlığı`mız çalışmayı yaptılar, sundular, televizyonlar anonslarını yaptı. 48 saat içerisinde resen hâkim, bir uyuşturucu kullananı tedaviye sevk edebilme kararı olacak. Sağlık Bakanlığımız 100`den 136`ya çıkarmıştı rehabilitasyon ve tedavi merkezlerini. Şimdi yeni rehabilitasyon merkezlerini, Orman Bakanlığımızla da görüştük, yerlerini aldık. İnşallah önümüzdeki günlerde Türkiye bu konuda neler yapabileceğini, yol haritasını çok çabuk bir zaman içerisinde ortaya koyacak. Burada söylüyorum. Bu uyuşturucunun kökünü kazımak milletimize karşı bizim namus borcumuzdur, bizim görevimizdir." 

"UYUŞTURUCUNUN KÖKÜNÜ KAZIMAK NAMUS BORCUMUZDUR"

İçişleri Bakanı Soylu, Milli Eğitim Bakanlığı`yla veliler, öğrenciler ve öğretmenlerden oluşan 25 milyon kişiye 4 ay içerisinde eğitim verilmesi için protokol imzalanacağı bilgisini de paylaştı.

Bakan Soylu, "Bu uyuşturucunun kökünü kazımak milletimize karşı bizim namus borcumuzdur. Bizim görevimizdir. Batı`ya, Amerika`ya, Avrupa`ya da bununla nasıl mücadele edildiğini, bunun nasıl mağlup edileceğini, bunun karşısında nasıl yenilinmeyeceğini, bunun karşısında nasıl gelecek nesillerimizi kaybetmeyeceğimizi de onlara hep beraber göstereceğiz" dedi.