Haber: ÇAĞATAN AKYOL - Kamera: SADIK KARAKULOĞLU
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraki KİPTAŞ Genel Müdürü Ali Kurt, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan`ın açıkladığı sosyal konut projesine ilişkin “Kısa vadede bunun kiraları ve konut satış fiyatlarını düşüreceğini beklemek hayalci olur ama evi olmayan insanların uzun vadeli finansman seçeneğiyle ev sahibi olması anlamında tabii ki pozitif bir şey. Eğer inşaat maliyetlerini düşüremezsek, inşaat malzemelerinin üretimini teşvik edemezsek fazla konut üreterek barınma sorununu çözemeyiz” dedi.
İBB Şehircilik Grubu şirketleri KİPTAŞ, İstanbul İmar AŞ ve BİMTAŞ tarafından kurulan “İstanbul Yenileniyor” Platformu`nun ilk kez Kadıköy`deki Özden Apartmanı`nda başlattığı dönüşümün inşaat çalışmaları devam ediyor. İstanbul`daki “150 Günde 150 Proje” programı kapsamında Özden Apartmanı önünde, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu`nun, KİPTAŞ Genel Müdürü Ali Kurt`un ve Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı`nın da “Tek Yapı Dönüştürme Projesi, Tanıtım ve Temel Atma Töreni” bugün yapıldı.
“FİNANS MODELİNİN AYNISI, RİSKLİ YAPILARDA ÖNCELİK KABUL EDİLİP YANSITILMALI”
Program sonrasında Ali Kurt, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanan “sosyal konut” projesiyle ilgili ANKA Haber Ajansı`na değerlendirmeler yaptı. Projenin önemli bir atılım olduğunu söyleyen Kurt, “Ödeme planı olarak baktığımızda, şu günkü finansal şartları düşündüğümüzde önemli bir hareket olarak görüyoruz” dedi. Sürecin yönetilip yönetilemeyeceğinin de önemli olduğuna dikkat çeken Kurt, şöyle konuştu:
“Çünkü Toplu Konut İdaresi bugüne kadar yıllık ortalama 58 bin konut yapmışken önümüzdeki yıl itibarıyla 125 bin konut yapacak kapasiteye geldiğini aslında dün taahhüt ettiler. Bu gerçekleşebilirse, evi olmayan, orada sayın Cumhurbaşkanı`nın belirttiği kriterlerdeki vatandaşlara avantajlı bir süreç. Çok büyük montanlı bir iş; finansı, teknik süreci. Bunun yönetilebilir olması önemli. Umarım gerçekleştirirler. Oradaki finans modelinin aynısını, özellikle riskli yapılarda öncelik kabul edip oraya da yansıtabilirse, biz bugün temelini attığımız projede olduğu gibi ‘İstanbul Yenileniyor` kapsamında başvuran yaklaşık 150 bin bağımsız birimi an itibarıyla hepsini dönüştürebiliriz.”
“KİMSE TEK YAPILARI DERT ETMİYOR”
Riskli yapıların dönüşümünde yaşadıkları en büyük sorunların sundukları finans seçenekler ve yüksek inşaat maliyetleri olduğuna işaret eden Kurt, “Faizler çok yüksek. Bugün projemizde olduğu gibi tek yapıya kadar düştük. Kimse bu yapıları dert etmiyor. Burada alternatif finans seçenekleri aynı, sosyal konutta olduğu gibi. Öyle bir paketi sunarlarsa biz de riskli yapıların yenilenmesi konusunda mutlu oluruz” dedi.
“KISA VADEDE KONUT SATIŞ FİYATLARININ DÜŞMESİNDE ETKİSİ OLMAYACAK”
Kiraların düşüp düşmeyeceği ile ilgili de değerlendirme yapan Kurt, kısa vadede etkili olmayacağını dile getirdi. Kurt, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kısa vadede bunun konut satış fiyatlarının düşmesinde pozitif bir etkisi olmayacaktır. Zaten yılbaşında temel atılıp 24 ay sonra teslim edilecek, her şey yolunda giderse. Kısa vadede bunun kiraları ve konut satış fiyatlarını düşüreceğini beklemek hayalci olur ama evi olmayan insanların uzun vadeli finansman seçeneğiyle ev sahibi olması anlamında tabii ki pozitif bir şey. Eğer inşaat maliyetlerini düşüremezsek, inşaat malzemelerinin üretimini teşvik edemezsek fazla konut üreterek barınma sorununu çözemeyiz.”
“ARNAVUTKÖY`DE YAPTIKLARI YER, KANAL OLARAK PLANLADIKLARI ALANIN İÇİNDE”
KİPTAŞ Genel Müdürü Ali Kurt, şehircilik anlamında bakıldığında projenin olumsuz yanının, özellikle İstanbul`da imara açılmamış alanların imara açılması olduğunu söyledi. Kurt, şunları söyledi:
“Bu şehir zaten dolmuştu. Ciddi bir yük altındaydı. Alt yapısı olarak eksiklikleri var. Biz şimdi yeni yerleri imara açarak bir baskı daha getireceğiz. Sosyal konut yapmak, evi olmayanları ev sahibi yapmakla ilgili çalışma pozitif. Özellikle finans ödeme planı yönetilebilirse çok pozitif ama şehirleşme anlamında örneğin Arnavutköy`de yaptıkları yer, kanal olarak planladıkları alanın içinde. Planı olmayan bir yeri şu anda imara açıyorlar. Aynı şekilde Tuzla ve Esenler`deki yerler de bildiğimiz kadarıyla askeri alan. Şehirleşme anlamında ciddi sıkıntılara sebep olacaktır. Teknik anlamda böyle olumsuzlukları var.”
“İSTANBUL YENİLENİYOR, TÜM TÜRKİYE`DE UYGULANABİLECEK BİR MODEL”
Kurt, 250 bin konut açıklandığında hem projelerin hem arsa üretim süreçlerinin tamamlandığını, finans ödeme planını avantajlı sunduklarına göre bunun kaynağını da ürettiklerini düşündüklerini belirterek “Arka planını bilmiyoruz. Şehirleşme anlamında, İstanbul`da özellikle yapılaşmaya açılan yerler sıkıntı olacaktır” dedi. İstanbul Yenileniyor projesi hakkında da bilgi veren Kurt, sözlerini şöyle tamamladı:
“İstanbul Yenileniyor, bence Türkiye`nin geleceği bir iş. Sadece İstanbul`da değil, tüm Türkiye`de uygulanabilecek bir model. Biz, vatandaşlar, müteahhitler ve final kuruluşunu bir araya getirmeden İstanbul Büyükşehir Belediyesi`nin şehircilik kuruluşu şirketleri tüm süreci, anahtar teslimine kadar garantörlüğünü yapıyoruz. Bizim şu anda en çok zorlandığımız şey uzlaşı süreçlerinde, finans ve inşaat maliyetlerini aşırı artması. Hükümetin açıkladığı sosyal konut paketindeki ödeme planını, riskli yapı dönüştürenlere pozitif ayrımcılık yaparak onlara da sunabilsek biz bugün sadece İstanbul Yenileniyor`a başvuran 6 bin 700 noktada 150 bin bağımsız birim var. 150 bin bağımsız birimi an itibarıyla dönüştürebiliriz.”