MEHMET REBİİ ÖZDEMİR
Samsun Kurupelit Marina Dayanışması, teknolojik olanaklar olmasına karşın marinanın Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından temizlenmemesine tepki göstererek, “Kurupelit Marina alanı bu haliyle ‘çözümsüz` gibi gösterilip Samsun halkı bıktırılmaya, Kurupelit Marina`dan vazgeçilmeye çalışılıyor. Kurupelit Marina ranta kurban edilmek, betonlaştırılmak isteniyor” açıklaması yaptı.
Samsun Kurupelit Marina Dayanışması üyeleri, dün marina önünde basın açıklaması yaptı. Dayanışma adına açıklamayı okuyan Nedim Ecevit, şöyle konuştu:
“BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ GÖREVİNİ AKSATIYOR”
“Büyükşehir belediyesini, sorumluluğunu aldığı alanlarda, yaşam için en önemli, en öncelikli görevlerinin başında olan ‘uygun çevreyi` oluşturmaya davet ediyoruz. Uygun çevreyi sağlamak da ‘toprak su havanın` temiz tutulması ve ‘ekolojik çevrenin` korunması ile başlar. Bu da zaten, doğru ve iyi çalışmak isteyen, yerel yönetimlerin olmazsa olmaz görevidir. Görülüyor ki, Samsun Büyükşehir Belediyesi, şehrimizi temiz tutma, çevreyi koruma, çevre kirliliğini önleme, ekolojik yapıyı gözetme, yani bu şehirde yaşayan vatandaşlar da dahil olmak üzere-tüm canlılar için uygun çevreyi oluşturma görevini aksatmaktadır.
“MARİNAYI TEMİZLEYECEK TEKNOLOJİ SAMSUN`DA VAR”
Samsun Büyükşehir Belediyesinin bu asli görevi yerine getirmeyip aksattığı yerlerin başında da `Kurupelit Marina Alanı` gelmektedir. Bilimsel çevreler defalarca belirttiler; Kurupelit Marina`nın yapılabilir temizliğini, dip taraması yapılacak teknolojinin şehrimizde var olduğunu, çözülmüş oksijen arıtımı yoluyla havalandırma sistemi kurularak yosunlaşmanın önlenebileceğini, kolay ve ucuz olarak Kurupelit Marina`nın rehabilite edilip şehrin hizmetine sunulmasının mümkün olduğunu dile getirdiler. Örnekler ortada; Samsun Limanı, İstanbul Haliç ve daha sonra onlarca yer temizlenebiliyorken, alan olarak çok daha küçük ve daha kolay olan Kurupelit Marina`nın temizlenemiyor olması inandırıcı olabilir mi? Oysa bunu yapabilecek teknolojik imkânlar Samsun`da var. Ama yapılmıyor. Büyükşehir bu asli görevini neden yapmıyor?
“ADETA BİLİNÇLİ OLARAK ÇÖZÜMSÜZMÜŞ GÖRÜNTÜSÜ YARATILMAYA ÇALIŞILIYOR”
Cevabı basit ve ortada! Adeta bilinçli olarak, çözümsüzmüş görüntüsü yaratılmaya çalışılıyor. Kirli çevreye, koku ve kullanılmaz ortam oluşumuna, yosunlaşmaya seyirci kalınarak ve dip taramasından kaçınılarak, Kurupelit Marina alanı bu haliyle ‘çözümsüz` gibi gösterilip Samsun halkı bıktırılmaya, Kurupelit Marina`dan vazgeçilmeye çalışılıyor. Samsun`da yaşayan halkın; nefes aldığı, vatandaşların sandalyesini kapıp denizle buluştuğu, misafirlerini ağırladığı, şehrimizin gözbebeği Samsunspor`umuzun etkinliklerini, kutlamalarını yaptığı, üniversite öğrencilerimizin serbest zamanlarını değerlendirdiği, eğlendiği, esnafın büyük sermayelerle işyeri açtığı, yuva kurmak isteyen yeni evlilerin en güzel günlerini fotoğrafladığı, nesli tükenmekte olan su samurlarının, Türkiye`de 2 kuş türünün ilk kez görüldüğü, 18 Martı çeşidinin 15`ini barındıran, sergi açacak kadar en nadir kuş çeşidini barındıran ve pek çok canlının ekolojik yaşamak alanı olarak sığındığı ‘Kurupelit Marina` ranta kurban edilmek, betonlaştırılmak isteniyor.” diye konuştu.
“SAMSUN İÇİN İYİ OLABİLECEK, BİLİMSEL ÇEVRELERCE VE SAMSUN HALKINCA KABUL GÖRMÜŞ PROJELERE İKNA OLMAYA HAZIRIZ”
“2006 yılında, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir, TBMM`de Samsun Milletvekili idi. Onun da kabul oyuyla 2872 sayılı Çevre Kanunu`nun düzenlenmiş hali yürürlüğe girdi. Bu kanuna göre;
Madde3-a; Başta idare, meslek odaları, birlikler ve sivil toplum kuruluşları olmak üzere, herkes, çevrenin korunması ve kirliliğin önlenmesi ile görevli olup, bu konuda alınacak tedbirlere, belirlenen esaslara uymakla yükümlüdür. Başta idare, yani bakanlık ve belediye kirliliğin önlenmesinde görevli ve yükümlü. Sizce marina temiz mi? Belediye ‘kanunun emrettiği görev ve yükümlülüğünü` yapmış diyebilir miyiz? Madde3-b Çevrenin korunması, çevrenin bozulmasının önlenmesi ve kirliliğin giderilmesi alanındaki her türlü faaliyette ‘Bakanlık ve yerel yönetimler` meslek odaları, birlikler ve sivil toplum kuruluşları ile iş birliği yaparlar.
Madde3-d Çevre politikalarının oluşmasında katılım hakkı esastır. Bakanlık ve yerel yönetimler; meslek odaları, birlikler, sivil toplum kuruluşları ve vatandaşların çevre hakkını kullanacakları katılım ortamını yaratmakla yükümlüdür.
İşte kanuni olarak katılımcı olmamız gereken, çevre hakkımızı istemek zorundayız. Belediye başkanı Mustafa Demir`e sesleniyoruz. Çevre Kanunu`nun gereğini yapınız. Samsun halkıyla, meslek odalarımızla ve sivil toplum katılımcılarıyla fikir birliğine varırız el ele veriniz. Samsun için iyi olabilecek, bilimsel çevrelerce ve Samsun halkınca kabul görmüş projelere ikna olmaya hazırız.”
Ecevit, açıklamada şu talepleri sıraladı:
“Samsun halkının isteklerinin dikkate alınmasını, bilimsel çevreler kulak verilmesini, yargı kararlarına saygı gösterilmesini, çevre ile ilgili kanunlara uyulmasını, projelerin şehrimizi ve vatandaşlarımızı mağdur etmemesini, denizimizin, yeşilimizin betonlaşmamasını, sahilimizin, kıyılarımızın zarar görmemesini, çevre ekoloji yapının önemsenmesini; özetle Samsun`un geleceğinin yok edilmemesini talep ediyoruz.
Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı ve Belediye Meclisi`nin değerli üyeleri, sizleri; asli göreviniz olan, şehrimizin toprağını-suyunu-havasını en temiz kullanılır duruma getirerek, çevreyi bozmadan, ekolojik yapıyı koruyarak, belediye hizmetlerini hayata geçirmeye, Kurupelit Marina`yı mevcut haliyle rehabilite etmeye ve güzel bir Samsun için basiretli davranmaya davet ediyoruz!”