GÖKHAN TUZLADAN
Ziraat Mühendisleri Odası Edirne Temsilcisi Erdoğan Yanılmaz, 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada; “Devlet yetkilileri, üretimi desteklemekten ziyade üretimi köstekleme peşinde” dedi.
Edirne Esnaf ve Sanatkarları Odaları Birliği (EDESOB) Başkanı Kemal Cingöz ve TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Edirne İl Temsilcisi Erdoğan Yanılmaz, 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü dolayısıyla açıklama yaptı.
Cingöz şunları söyledi:
“Üretim olmadan fiyatları düşürmeniz mümkün değil. Şu an Türkiye`nin en büyük sıkıntılarından biri üretim yok. Türkiye kendi kendine yeten bir ülke değil. Eskiden ülkemiz neyle övünüyordu; ‘biz dünyada kendi kendine yeten 7 ülkeden biriyiz` diyordu. Ama şu an maalesef üretim olmadığı için Türkiye kendi kendine yetemiyor. Her ürün ithale dayalı. Sadece lüks üretim ürünlerinde değil, gıda ürünlerinde de çoğu ithal.”
Vatandaşın haklı olarak esnafı suçlu gördüğünü ancak artan maliyetlerden dolayı esnafında fiyat artırımına gitmekten başka çaresinin olmadığını belirten Cingöz, “Esnaf iki ay önceki fiyatlarla bugün aynı emtiayı temin etse fiyat mı artıracak? Girdi fiyatları arttıkça esnafta işin içinden çıkamadığından dolayı arttırmak zorunda kalıyor. Olan sabit ücretli geliri olan insanlara oluyor. Üretimi artırmadan fiyatları asla düşüremeyiz. Bugün fiyatların artmasındaki en önemli faktörlerden biri akaryakıt. Akaryakıtımız var mı bizim? Yok! İthal ediyoruz. Bunun için fiyatlar düşmez. Biz fiyatların düşmesini isteriz ama düşmez. Hep birlikte bekleyip göreceğiz.”
TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Edirne İl Temsilcisi Erdoğan Yanılmaz ise şunları söyledi:
“Dünya Çiftçiler gününde, çiftçi gelecekten umutsuz, çiftçi mutsuz. Köylümüzü çiftçi yapamadık ve yeteri kadar tarımsal eğitim veremedik. Bitkisel üretimin gerilediği kadar hayvancılığında bu şartlarda gerilediğini, piyasadaki et ve süt fiyatlarının yüksekliğinden görebiliyoruz. Ülkemizde çoğu bölgede hayvan bakıcıları ya Afganlı ya da Suriyeli göçmenlerden oluşmaktadır. Hayvancılık köylerde genç nüfusun bulunmayışından dolayı tamamen göçmen nüfusa kalmış durumda. Bu olumsuz örnekleri çoğaltabiliriz.”
Ulusal Süt Konseyinin süte verdiği fiyatı da değerlendiren Yanılmaz, “Süte verilen fiyat 7,7 TL olup, 15 Mayıs`tan geçerli olacak, artı devletin ödediği destekleme primi var. Ancak yapılan çalışmalar sonrası hesaplamalarımızda maliyet halen 8,5 - 9,0 TL civarındadır. Bu yüksek maliyetlerle üretimde gittikçe zorlaşıyor. Dişi düvelerde kesime gidiyor. Et fiyatları da hızla artmaya devam ediyor” dedi.
Gıda krizi yaşanıp yaşanmayacağı ile ilgili olarak da Yanılmaz, şunları söyledi:
“Gıda krizi yaşanıp yaşanmayacağı zaten önümüzdeki günlerde açığa çıkacaktır. Bilim adamları bunları yıllardır açıklıyor. Bir taraftan iklim değişikliği, bir taraftan güvenilir gıdaya ulaşmak zorlaşıyor. Özellikle çeltikte birinci tavaya sulamayı verdi. Buralarda dekara 450 TL sulama maliyeti var. Önümüzdeki aylarda kademeli olarak bir fiyatlandırma söz konusu. Elektrik enerjisine gelen ücretleri doğal olarak yansıtacaklar çiftçiye. Bu tabii ki ekim alanlarını biraz olsun daraltıyor şu anda. Su kıtlığı da gündemde. Geçen sene biliyorsunuz Tunca nehrinde kurak bir sezon yaşadık. Sayın bakan gitti ve Bulgaristan`dan su talebinde bulundu. Aynı sıkıntı her yıl gündeme gelecek çünkü şu anda Meriç nehrinin denisi bile beklenenin çok altında.”