TAMER ARDA ERŞİN
Polis Akademisi Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Çolak`ın, 2017 yılında Liberal Düşünce Dergisi`nde yayımlanan ve 2015 yılında Polis Koleji ve Güvenlik Bilimleri Fakültesi`nin kapatılmasını değerlendirdiği makalesinde; “Eski eğitim sisteminden geçerek komiser yardımcısı olan kişilerden çokça duyduğum şikayetlerin başında bu eksiklik gelmektedir. Öyle ki, ömrü boyunca hiçbir şekilde ihtiyacı olmadığı için, ekmek almayı dahi bilmeyen polis amirleri yetiştirilmesi söz konusu olmuştur” değerlendirmesini yaptığı ortaya çıktı.
Polis Akademisi Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Çolak`ın, Liberal Düşünce Dergisi`nde 2017 yılında yayımlanan makalesinde; Polis Koleji ve Güvenlik Bilimleri Fakültesi`nin 2015 yılında kapatılmasını değerlendirdi. Çolak, yazısında şu ifadeleri kullandı:
“Tam da bu noktada dikkatinizi çekmek istediğim hususlardan bir diğeri de, sekiz yıl boyunca kapalı bir eğitim alan kişilerin sadece zihin dünyalarının şekillenmesinde değil, sosyal yaşama uyum sağlama konusunda da birçok sorunlarla karşılaştıkları gerçeği oluşturmaktadır. Tam kişiliklerinin şekillendiği dönemde bu kişilerin uzun bir süre boyunca hayatla ilgili hiçbir kaygıları bulunmamış, ayrıca toplumdan ve sosyal ilişkilerden kopuk bir hayat sürmek durumunda kalmışlardır. Örnek vermek gerekirse eski eğitim sisteminden geçerek komiser yardımcısı olan kişilerden çokça duyduğum şikayetlerin başında bu eksiklik gelmektedir. Öyle ki, ömrü boyunca hiçbir şekilde ihtiyacı olmadığı için ekmek almayı dahi bilmeyen polis amirleri yetiştirilmesi söz konusu olmuştur. Polis Akademisi bünyesinde eğitim hizmeti veren ve teşkilata memur yetiştirmekle yükümlü Polis Meslek Yüksek Okulları`nda (PMYO) da benzer sorunlar yaşanmıştır. PMYO müfredatında ve eğitim uygulamalarında yapılan değişiklikler ile sivil bir zihniyeti bu okullara da hakim kılınması yönünde çalışmalar yapılmıştır.”
“TEK BİR İNANÇ DOĞRULTUSUNDA”
Çolak, 17-25 Aralık 2013`te “yolsuzluk ve rüşvet” iddiasıyla düzenlenen operasyonların ardından Polis Akademisi`nde “reform” yapıldığını belirtti. Çolak, 2015 yılında yapılan değişiklik öncesinde çocukların 14 yaşından itibaren 8 yıllık kapalı bir eğitim sürecine tabi tutulduğunu ve “tek bir inanç doğrultusunda” yetiştirildiğini kaydederek, şu değerlendirmeleri yaptı:
“2015 yılında gerçekleştirilen idarî reformlardan önce Polis Akademisi`nde de benzer bir endoktrinasyon ve sosyalleşme süreçlerinin takip edildiği görülmektedir. Bu tarihe kadar Emniyet Teşkilatına bürokratidareci yetiştirmek amacıyla önce dört yıl Polis Koleji`nde ve sonra da dört yıl Polis Akademisi Güvenlik Bilimleri Fakültesi`nde eğitim verilmekteydi. Bir kişinin polis amirliğinin en alt basamağı olan komiser yardımcılığı rütbesini alabilmesi için yatılı şekilde toplam sekiz yıllık bir eğitim sürecinden geçmesi gerekmekteydi. Böylelikle on dört yaşındaki çocukların kapalı bir eğitim sistemine tabi tutularak ve aynı zamanda sosyal hayattan kopartılarak yirmi iki yaşına kadar tek bir ideoloji, görüş, inanç doğrultusunda yetiştirilmesinin önü açılmıştır.
"ÇOCUK YAŞTA BİR HAYAT TARZINA MECBUR BIRAKILDILAR"
İnsanların çocuk yaşta kendi tercihleri dışında böyle bir hayat tarzına mecbur bırakılmaları hem öğrenciler hem de Emniyet Teşkilatı açısından birtakım sorunları beraberinde getirmiştir. Birincisi, öğrencilerin küçük yaşlarda katı ideolojik ve hiyerarşik bir eğitime ve sosyalleşme sürecine tabi tutulması sonuncunda tek tipçi bir bürokrat yetiştirilmesinin önü açılmıştır. İkincisi ise, öğrenim hayatı sonunda mutlak surette polis amiri olacağını bilen kişilerin motivasyon eksikliği ve kendini daha fazla geliştirme konusundaki isteksizlikleri kurumsal açıdan daha nitelikli personel elde etme imkanını zayıflatmıştır.
Yıllarca resmi ideolojiyi kullanmak suretiyle kendisini üreten ve meşrulaştıran bu anlayış yavaş yavaş gizli bir örgütlenme ile kurumu kontrolü altına alan Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanmasına (FETÖ/PDY) hizmet eder bir hale dönüşmüştür. FETÖ/PDY örgütlenmesinin ve işleyişinin vesayetçi bir anlayış ekseninde olması nedeniyle yeni tek tipçi zihniyet dünyasının yerleşmesi ve gelişmesi kolayca gerçekleşmiştir.”
"POLİS AKADEMİSİ KAPANMADI, GÜÇLENDİ"
Çolak, 2015 yılındaki değişikliğin ardından polislik eğitiminin demokratikleştiğini “Bu değişiklikler sonucu yanlış bilinenin aksine Polis Akademisi kapatılmamış, tam aksine, demokratik bir dönüşüm çerçevesinde daha da güçlendirilmiştir” değerlendirmesini yaptı.