Adalet Kurultayı’nın üçüncü gününün ikinci oturumunda “Eğitimde Adalet” paneli yapıldı. Mağdur ve panelistlerin konuşmaları şöyle:
Aladağ yurt yangını mağdurlarından Ahmet Yetim: 3 kapı kilitlenerek yavrularımız cayır cayır yandı. Adaleti unutmayalım, her zaman adalet gerekir. Adalet olmadan hiçbir şey olmaz. Ben bu yavrumu o yurda vedim, bu hayatı kaybettim. Bunun için adalet diyorum ben. Yavrularımıza sahip olalım. Yurda verdik yandı, “ölmüş” diyorlar. Ama bunun için bu adalet, bu kanun neyse bunun yanıtı verilsin. Tüm kardeşlerim, bacılarım, eşlerim dostlarım hepinizin yavrusu var. Bir acı olduğunda hepimizin vicdanı yanar. Allah bizlere bu acıyı gösterdi ama geride kalanlara göstermesin.
‘Serbest bırakın’
Gazetemiz yazarı Orhan Bursalı: Aynı zamanda meslektaşım olan CHP milletvekili Enis Berberoğlu serbest bırakılmalı. Yazarlarımızın bazıları hâlâ içeride. İçeride olanların özgür bırakılmasını istiyor ve diliyoruz. Türkiye, dünyanın en büyük gazeteci hapishanesine dönüştü. Haksız yere tutuklu tüm güzetecilerin serbest bırakılmasını talep ediyoruz.
Her zorbalık döneminde böyle olmuştur. Adaletin, kanunların, anayasanın rafa kaldırıldığı bir dönemde akademisyenler zulüm görmüştür. İlk ve ortaöğretimde ne veriyorsanız toplumsal hayatta, sanatta, edebiyatta onun çıktısını alıyorsunuz. Biz öğretmen kalitesini yükseltemiyoruz. Bilimsel bilgiyi, evrim gerçeğini çekip alıp buharlaştırıyoruz. Bu eğitimden Türkiye’ye hiçbir şey çıkmaz. Üniversitelerimiz de dönüştürülüyor. Hacamat üzerine sözde bilimsel kongrelere imza atan bir iktidar ortaya çıktı. Bunlara verilen ücretler, beyin ameliyatına verilen ücretlerin üzerinde. Bilimi kovarsanız yerini sinek larvası ve hacamatla doldurursunuz.