(İSTANBUL) Cumartesi Anneleri`nin 1000`inci haftada Galatasaray Meydanı`nda buluşmasına destek veren CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, “Cumartesi annelerinin adalet arayışının yanında olduğumuzu ifade etmek isterim. Hem de burada eylemleri gerçekleştirmeleri için bu yasaklamaların bir an önce sona ermesi gerektiğini ifade etmek isterim” dedi. CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da “Cumartesi insanları bin haftadır dünyanın en uzun sivil eylemini yapıyorlar. Bu suçlarda zaman aşımı olmaması lazım. Biz bu düzeni sonuçlanana kadar da mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi.
Cumartesi Anneleri, gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanması talebiyle sürdürdüğü oturma eyleminin bugün 1000`inci haftası.
DEM Parti Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, eski HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan, Sezai Temelli ve Mithat Sancar, CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, CHP İstanbul Milletvekili Yüksel Mansur Kılınç, CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Türkiye İşçi Partisi (TİP) İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney Cumartesi Anneleri`ne destek verdi.
ANKA Haber Ajansı`na konuşan CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, şunları söyledi:
"Cumartesi Anneleri 1000 haftadır kayıplarını arıyorlar ve kayıpları için adalet arıyorlar. Bugün burada da Cumartesi Anneleri, kayıp yakınları, adalet arayışlarını dile getirdiler. Bininci haftada Galatasaray Meydanı`nda oturma eylemi gerçekleştirildi. Ama bin haftadır bu eylemlerin gerçekleştirilmesi için aslında bir yandan kayıp yakınları adalet ararken bir yandan da adaletsizliklerle karşı karşıya kaldılar. Eylemleri gerçekleştirirken zaman zaman kelepçelerle gözaltına alındılar, yargılandılar yargılamalar devam ediyor. Ama buna rağmen, hiç yılmadan bin haftadır burada, kayıp yakınları bir mücadele veriyorlar. Hem işkencede kaybedilen yakınlarını arıyorlar. Aynı zamanda kayıplarının failleriyle ilgili bir adalet arayışları var. Anayasa Mahkemesi`nin bir karar verdi. Cumartesi Anneleri`nin Galatasaray Meydanı`nda hem adalet arayışlarını sürdürebilmesi için hem de burada eylemlerini gerçekleştirebilmesi için ancak Anayasa Mahkemesi kararına rağmen çeşitli yasaklamalarla da karşı karşıya kaldılar. Müdahalelerle de karşı karşıya kaldılar. Dolayısıyla hem buradan Cumartesi Anneleri`nin adalet arayışının yanında olduğumuzu ifade etmek isterim. Hem de burada eylemleri gerçekleştirmeleri için bu yasaklamaların bir an önce sona ermesi gerektiğini ifade etmek isterim. Bugün bininci haftaydı. Oturma eylemi gerçekleşebildi. Ama önümüzdeki günlerde tekrar yasaklamalar olacak mı? Bunları dikkatle takip ediyoruz. Burada olmaya devam edeceğiz. Cumartesi Anneleri`nin yanındayız. Cumartesi Anneleri`yle dayanışmayı sürdüreceğiz. Adalet talebini onlarla birlikte dile getirmeye devam edeceğiz."
CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da şu görüşleri dile getirdi:
``Biz bu düzen sonuçlanana kadar da mücadele etmeye devam edeceğiz``
"Bin haftadır burada kayıp yakınları adalet arayışı içindeler. 700`üncü haftadan sonra izin verilmedi burada bulunmalarına. 95`ten beri bu meydan aynı zamanda bir taziye meydanı. Bir geçmişi hesaplaşma, yüzleşme meydanı. Bir adalet arayış meydanı ve bitmemiş, yasını tutamamış insanları meydanı aynı zamanda. İnsanlar burada kaybedilen akıbetleri belli olmayan yakınlarını babalarını, kardeşlerini, çocuklarını arıyorlar bu meydanda. Zorla kaybedilme dünyanın en ağır insanlığa karşı suçlarından bir tanesidir. Maalesef seksenli, doksanlı yıllarda yüzlerce insanımız zorla kaybedildi ve bulunamadı ve adaletle gerçekleşmedi. Bu meydanın bugün açılmış olması da Türkiye`de hukuk devletinin geldiği noktayı aslında gösteriyor. Herkes Anayasa`ya göre önceden izin almaksızın gösteri yürüyüşü yapmaya ve görüşlerini açıklamaya hakkına sahiptir. Bu meydana ilişkin iki Anayasa Mahkemesi kararı var. Bu karara rağmen bu meydan barışçıl gösteri hakkında maalesef kapalı tutuldu. Cumartesi insanları bin haftadır dünyanın en uzun sivil itaatsizlik eylemini yapıyorlar. Bu suçlarda zaman aşımı olmaması lazım. Biz bu düzen sonuçlanana kadar da mücadele etmeye devam edeceğiz."