27. Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuar’ına (EMITT) katılan Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, “Mersin aslında turizm kenti olmaya aday bir kent. Turizm kenti diyemiyorsunuz çünkü kapasiteniz, altyapınız, imkanlarınız şu anda Mersin’in turizm kenti hüviyetini kazanmasına imkan kılacak yapıda değil. Dolayısıyla bu realiteyi görüp bunun üzerinden özellikle merkezi yönetimin yani Türkiye’deki turizm ile ilgili makro çalışmaları, projeleri yapan bakanlığın Mersin üzerinde bir çalışma yapması gerekiyor” diye konuştu.
Avrupa’nın en büyük turizm fuarlarından olan EMITT, 27. kez turizm profesyonellerini bir araya getirdi. 6 Şubat’ta kapılarını açan ve 9 Şubat’a (yarın) kadar devam edecek olan fuarda, farklı ülkelerden gelen temsilciler, belediyeler, turizm sektörünün önde gelen firmaları ve iş geliştirme uzmanları stantların başında katılımcıları bekliyor.
Başkan Seçer de 27’nci kez İstanbul`da düzenlenen Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuar’ına katılarak, Mersin standını inceledi. Kentin turizm alanında hak ettiği yerlerde olabilmesi için sadece turizm firmaları ve yerel yönetimlerin değil, merkezi hükümetin de bu konuda çalışmalar yapması gerektiğini belirten Seçer, kente yapılacak ve kentin gelişimine katkı sunacak her türlü yatırım ve projenin destekçisi olacaklarının altını çizdi.
Mersin’in markalaşması ve bilinirliğinin artması için gerçekleştirdikleri çalışmaların devam edeceğini vurgulayan Seçer, şöyle konuştu:
“BAKANLIĞIN MERSİN ÜZERİNDE BİR ÇALIŞMA YAPMASI GEREKİYOR”
“Bütün amacımız; Mersin’in tanıtımını, daha çok konuşulmasını sağlamak ve Mersin’e insanların gelmesini gerektiren gerekçeleri yaratmak. Bir tarafta Akdeniz sahilleri, diğer tarafta Toroslar, Karboğazı var. Kayak yapabilirsiniz, Kızkalesi’nde denize girebilirsiniz, muazzam imkanlar sunuyor. Ama bu konuda ciddi desteklerin olması lazım. Burada dijital ortamda Mersin’in tarihi, turistik, kültürel yerleri tanıtılıyor. Bu açıdan Mersin’e gitmeden Mersin burada ziyaret edilmiş oluyor. Bu çalışma bir önceki VR Mersin’in yerine yapıldı, ona ikame oldu. Ben de az önce izledim, çok da beğenimi kazandı. Mersin aslında turizm kenti olmaya aday bir kent. Turizm kenti diyemiyorsunuz çünkü kapasiteniz, altyapınız, imkanlarınız şu anda Mersin’in turizm kenti hüviyetini kazanmasına imkan kılacak yapıda değil. Dolayısıyla bu realiteyi görüp bunun üzerinden özellikle merkezi yönetimin yani Türkiye’deki turizm ile ilgili makro çalışmaları, projeleri yapan bakanlığın Mersin üzerinde bir çalışma yapması gerekiyor. 15 yıl önce sahil bandı projemiz vardı. O dönemde tahsisler yapıldı, bir kısmının inşaatı altyapısı başlar gibi oldu. Sonra akamete uğradı, durdu. Şu anda da böyle bir çalışma unutuldu gitti. Şimdi yine yeni turistik yatırımlar gerekiyor ve bizim bölgemizde turizm bölgeleri var. Belirlenmiş turizm bölgelerinde, bölgenin kendi özelliğine, niteliğine göre yatırımlar bekliyoruz. Belediye olarak bu konuda destekleyici rol oynayabiliriz. Böyle bir yatırım varsa buna destek verir, önünü açarız. Görev alanımıza düşen yatırımları yaparız. Onları bu yönde destekleyebiliriz.”
Mersin standının fuarda dikkat çektiğini ve çok sevildiğini söyleyen Seçer, şöyle devam etti:
“‘DESTİNASYONLAR DALINDA EN İYİ TANITIM ÖDÜLÜ’NÜ ALDIK”
“Son derece güzel, insanların ilgiyle gelip Mersin’e yönelik çalışmaları, tanıtımları izleyebileceği bir ortam hazırladık. Herhalde bu fuarın en güzel stantlarından biri de Mersin standı. Daha önceki yıllarda da çalışmalarımız hep ödül almıştı, bu sene de ‘Destinasyonlar Dalında En İyi Tanıtım Ödülü’nü aldık. Bütün amacımız; Mersin’in tanıtımını, daha çok konuşulmasını sağlamak ve Mersin’e insanların gelmesini gerektiren gerekçeleri yaratmak, kentin gastronomisi, doğası, tarihi yerleri, St. Paul, Eshabı Keyf, Danyal Peygamber Kabri gibi unsurları ortaya çıkarıp tanıtmak istiyoruz. Mersin adına güzel bir çalışma olmasını umut ediyorum. Mersin’in tanıtılması adına verilen emek boşa gitmeyecek. Çalışmalarda emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.”
Mersin’in son yıllarda festival, maraton, organizasyon gibi birçok etkinliğe ev sahipliği yaptığını ve kültür turizmi açısından oldukça ilerleme kaydettiğini belirten Seçer, şunları aktardı:
“Bu çok önemsediğimiz bir konu. Mersin’i tanıtan en önemli hamlelerden ve emeklerden bir tanesi de bu. Festivaller sadece festival olsun diye yapılmamalı, içi dolu dolu olmalı, insanları getirebilmeli. 2’nci yaptığımız Uluslararası Tarsus Festivali bu açıdan çok önemsenecek, dikkatle takip edilmesi gereken bir festivaldi. Dolu dolu geçti. 3’üncüsü ise kazandığımız deneyimle çok daha güzel olacak. Çok daha fazla insan gelsin, 10 bin yıllık geçmişi ve muazzam bir birikimi olan, medeniyetlere ev sahipliği yapmış bir kent olan Tarsus’un tanınması, tanıtılması, gelişmesi ve kalkınmasına çok önemli katkı sunacağını düşünüyorum. İnsanları bir araya getirerek aslında toplumda iletişimi sağlıyorsunuz. Bir anlamda huzuru sağlıyorsunuz. Bunlar da son derece önemli. Sadece Uluslararası Tarsus Festivali değil, yaptığımız spor etkinlikleri ve maratonlar da, Tour of Mersin, Kilikya Ultra Maratonu, ProBeach Plaj Voleybolu ve bunun gibi birçok etkinlik Mersin’e yakışıyor. Bunun da sayısını artırmak istiyoruz.”
CEZERYE VE LİMON İKRAMI
Fuarda yerli ve yabancı binlerce katılımcının ilgi odağı olan Mersin Büyükşehir standı ise özellikle Mersin Turizm Haritası uygulamasıyla beğeni topladı. Standa kurulan uygulama ile Mersin’in tarihi, doğal ve kültürel güzelliklerini bir harita yardımıyla keşfeden katılımcılar, Mersin turu yaptı. Stantta ziyaretçilere verilen tanıtıcı broşür ve haritaların yanı sıra Mersin’e özgü cezerye ve limon ikramı da yapıldı.