Kuruluş aşaması 10 yıl öncesine uzanan ve AKP`li eski Tarım Bakanları Mehdi Eker, Faruk Çelik ve Bekir Pakdemirli`nin sürekli gündemde tuttuğu "Sudan`da Tarım" projesinin ana unsurunu oluşturan Türk Sudan Uluslararası Tarım ve Hayvancılık Anonim Şirketi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan`ın aldığı kararla tasfiye edildi. CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “GAP`ı bitirmek, buralardaki sorunları çözmek, Türk çiftçisine destek vermek varken, 21 üründeki arz açığımızı gidermek yerine Sudan`da gidip tarım yapacağız denildi. Türkiye 10 yıl bu konuda oyalandı. Ve sonunda şirket tasfiye edildi. Benzer durum Nijer`de, Endonezya`da. Başka bölgelerde tarım yapmaya gitmek yerine önce Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü kendi çiftliklerini kendi yönetir hale gelsin, Türk çiftçisine gerekli destek verilsin, Türkiye kendi kendine yeter pozisyona getirilsin” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan; Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü`nün (TİGEM) bağlı ortaklığı olan Türk Sudan Uluslararası Tarım ve Hayvancılık Anonim Şirketi, tasfiyesine karar verdi. Erdoğan`ın 7899 sayılı Kararına göre; tasfiye işlemleri ilgili mevzuat kapsamında yürütülerek ortaklık payından kaynaklı tüm hak ve yükümlülükler TİGEM`e devredilecek. Tasfiyeye ilişkin karar Resmi Gazete`de dün yayınlandı.
Türk Sudan Uluslararası Tarım ve Hayvancılık Anonim Şirketi 2015 yılında kuruldu. Şirket sermayesinin yüzde 80`i, Tarım ve Orman Bakanlığı Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğüne, yüzde 20`si Sudan`a aitti. Türkiye`nin Sudan`da tarımsal üretim yapması konusundaki çalışmalar Mehdi Eker`in bakanlığı döneminde başladı. Faruk Çelik ve Bekir Pakdemirli döneminde ise konu sürekli gündemde tutuldu.
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, şunları söyledi:
“Türkiye`nin Sudan ile tarım macerası, Cumhurbaşkanı`nın yayınladığı kararname ile sona erdi. 2007 yılında Sudan ile Türkiye arasında, ‘tarım geliştirme anlaşması` imzalanmıştı. 2014 yılında şirket kurulmasına karar verildi. 2018 yılında Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü ile Sudan Tarım Orman Bakanlığı, birlikte şirket kurdular. Şirket, Türkiye`nin orada tarım yapmasına olanak tanıyordu.
O bölgede, istikrar olmayınca sorunlar bitmedi. Önce Abugota bölgesinde yalnızca TİGEM`in 12 bin 500 hektar tarım arazisi, 780 bin hektar da Türk müteşebbisinin tarım arazisi ayrıldığı duyuruldu. Daha sonra sosyal sorunlardan dolayı ‘yer değiştirildi` denildi. Doba bölgesine kaydırıldığı belirtildi. Ama ortaya çıktı ki böyle bir arazi yok. Sudan`daki yönetim değişikliğinden sonra bu işin sürdürülemeyeceği açığa çıkmış oldu.
Yalnızca 419 bin lira, 2021 yılında huzur hakkı için yönetim kurulu üyelerine ödenen paraydı. Bugüne 1 milyon liranın üzerinde para da boşa gitmiş oldu. Heyetler gitti, geldi. Sudan`dan domates, biber, susam, pamuk, soya üretilecek Türkiye`ye getirilecek deniliyordu. O da bir hayaldi. Çünkü 45 günde geliyor, 20 bin dolara yakın da masraf da çıkıyordu.
Sonra bu değiştirildi, dünyada çok ülke bunu yapıyor o bölgede ürettiğimizi çevreye satacağız denildi. Bugün geldiğimiz nokta, Sudan ile ilgili şirketin tasfiyesi. GAP`ı bitirmek, buralardaki sorunları çözmek, Türk çiftçisine destek vermek varken, 21 üründeki arz açığımızı gidermek yerine Sudan`da gidip tarım yapacağız denildi. Türkiye 10 yıl bu konuda oyalandı. Ve sonunda şirket tasfiye edildi. Benzer durum Nijer`de, Endonezya`da. Başka bölgelerde tarım yapmaya gitmek yerine önce Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü kendi çiftliklerini kendi yönetir hale gelsin, Türk çiftçisine gerekli destek verilsin, Türkiye kendi kendine yeter pozisyona getirilsin. Yoksa Türkiye`nin kaynakları Sudan`da tarım yapacağım diye orada burada çarçur edilmesin.”