MEHMET AKGÜN
AFAD ve Hatay Valiliği İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü`nün 2021 yılında hazırladığı İl Afet Risk Azaltma Planı`nda (İRAP), “İmar barışı sonucu oturum izni alan binaların tam olarak depreme dayanım koşullarının sağlayıp sağlamadığının bilinmediğine” dikkat çekildi. Raporda, “Zemin etüt laboratuvar sayısının yetersiz olması, kentsel dönüşüm çalışmalarında yer seçim alanlarının kısıtlı olması, yerleşim alan çevresinin genellikle verimli tarım arazileri, orman, sanayi kuruluşlarıyla çevrili olması” Hatay için “zayıf yönler” olarak belirtildi. Hatay`ın güçlü yönü içinde “İlimizde deprem sonrası barınma alanlarının bulunması” saptamasının yer alması da dikkat çekti.
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde en büyük zarar gören iller arasında yer alan Hatay için AFAD ve Hatay Valiliği İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü`nün 2021 yılında hazırladığı İl Afet Risk Azaltma Planı`nda (İRAP) Hatay`ın depreme karşı zayıf yönlerinin tek tek sıralandığı ortaya çıktı. İRAP raporunda Hatay`ın “zayıf yönleri” şöyle sıralandı:
“YAPILAŞMADA DENETİM EKSİKLİĞİ ZAYIF YÖNLER OLARAK BELİRLENMİŞTİR”
“-İlimizde sıvılaşma riski yüksek olan alüviyal zeminde yapılaşmanın bulunması, kentsel dönüşümün parsel bazında yapılıyor olması,
-Yapı stoğu bilgisinin yetersiz olması, vatandaşların zorunlu deprem sigortasını (ZDS) yaptırmaması, ruhsatsız yapıların bulunması ve yapılaşmada denetim eksikliği,
-Yapı üretim sektöründe çalışan tüm personelin depreme dayanıklı yapım ilkeleri konusunda eğitim alma zorunluluğunun bulunmaması,
-Halkın kentsel dönüşüme katılımda isteksiz olması,
-Yapıların deprem dayanıklılık testlerinin ücrete tabi olması ve yaptırılmasının vatandaşın isteğine bırakılması,
-İlimizde ulaşım mastır planının olmaması,
-İlimizin bazı bölgelerinde niteliksiz yapılaşmanın sit alanları ile iç içe olması,
-İmar barışı sonucu oturum izni alan binaların tam olarak depreme dayanım koşullarının sağlayıp sağlamadığının bilinmemesi,
-Zemin etüt laboratuvar sayısının yetersiz olması,
-Kentsel dönüşüm çalışmalarında yer seçim alanlarının kısıtlı olması,
-Yerleşim alan çevresinin genellikle verimli tarım arazileri, orman, sanayi kuruluşlarıyla çevrili olması.”
“İKİNCİL AFETLERE SEBEBİYET VERECEK TESİSLERİN VARLIĞI TEHDİT OLARAK DEĞERLENDİRİLMİŞTİR”
-İlimizin tektonik yapısı ve aktif fay hatlarının varlığı,
-İlimizdeki fay hattına yakın yapı stoğunun olması,
-İlimizde bazı bölgelerde YSS (yeraltı su seviyesi) yüzeye yakın olması ve sıvılaşma riskini arttırması,
-Sanayi bölgelerinin deprem açısından riskli bölgelerde bulunması,
-Ekonomik ömrünü yitiren binalar ve 1998 öncesi yapılan yapılara yeterli analizlerin yapılmamış olması,
-Afete Maruz Bölge (AMB) içerisinde yapılaşmaların olması ve bu yapıların yıkılmaması, ikincil afetlere sebebiyet verecek tesislerin varlığı tehdit olarak değerlendirilmiştir.
“2021 YILININ AFET EĞİTİM YILI OLARAK İLAN EDİLMİŞ OLMASI FIRSAT OLARAK DEĞERLENDİRİLMİŞTİR”
Deprem Yönetmeliğinin olması, 9 Mart 2019 tarihinde tebliğ edilen Zemin ve Temel Etüdü Uygulama Esasları Rapor formatının yayınlanması yerel yönetimler için önemli olup, rapor içerisindeki veri ve geoteknik raporların ayrıntılı incelenmesi avantaj sağlıyor olması, kurumlar arasında işbirliğinin olması, ilimizde teknik personel açısından güçlü kadroya sahip kurumların varlığı, yapı denetim firmalarının denetlenebilir hale getirilmesi, ilçe belediyelerinde imar planı çalışmalarının mikro bölgeleme etüt çalışmaları kapsamında yapılıyor olması, 2021 yılının afet eğitim yılı olarak ilan edilmiş olması fırsat olarak değerlendirilmiştir.”
DEPREM SONRASI BARINMA VE İKAZ SİSTEMİ “GÜÇLÜ YÖN” İDİ
Raporda yer alan tespitlerde “güçlü yönlerimiz” denilerek de şu ifadelere yer verildi:
GZFT analizinde; Deprem Tehlike Haritasının güncel olması,
-Hatay İli Bütünleşik Afet Tehlike Haritalarının hazırlanması, İmar Planlarında Hatay Büyükşehir Belediyesince yapılan Mikro bölgeleme haritalarının dikkate alınması, ilimizde bulunan Üniversiteler (HMKÜ ve İSTE) ile diğer üniversitelerin bilimsel çalışmalar yapıyor olması,
-Toplumun çeşitli kesimlerinde temel afet bilinci ve farkındalık eğitimlerinin veriliyor olması,
-AFAD gönüllülük sisteminin varlığı,
-İlimizde toplanma alanlarının belirlenmiş olması ve haritalarının oluşturulması,
- İlimizde TMMOB şube ve temsilciliklerin olması, ilimiz genelinde 40 adet deprem gözlem istasyonunun bulunması,
İlimizde Uyarı İKAS sisteminin kurulması, İskenderun OSB İş Sürekliliği planının hazırlanmış olması,
-İlimizde deprem sonrası barınma alanlarının bulunması,
-Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mekansal Planlama Genel Müdürlüğü Mekansal Planlarda Esas Alınacak Sakınım Önlemleri ve Risk Azaltım Kriterlerinin Geliştirilmesi projesi kapsamında Hatay`ın pilot il seçilmesi,
-Kurumların alt yapı çalışmalarında kurumlar arasında koordinasyon biriminin olması, MTA Türkiye Diri Fay Haritasının olması tam güçlü yönlerimiz olarak belirlenmiştir."