CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Sermaye Piyasası Kurulu`nun (SPK) Ankara`daki merkezine giderek; "Deprem bölgesinde insanlar bir canı daha nasıl kurtarırım diye mücadele ederken, insanlar nasıl geçiniriz diye çadır beklerken 380 bin küçük tasarruf sahibinin deprem anında soyulmasını asla kabul etmiyorum. Açık ifade ediyorum, başkan istifa etsin. İstanbul Menkul Kıymetler Borsası, ne gerekiyorsa yapsın, onlar da istifa etsinler. Zarar eden soyulan bütün depremzedelerin tamamına paralarının iade edilmesi lazım. Arkadaşlarımla birlikte burada olmamın temel nedeni de bu. Soyguna izin vermeyeceğiz. Yeter ya, yeter artık ya. Bu ülkede herkes soyulacak mı? Herkes soyulduğu zaman biz seyirci mi kalacağız? Seyirci kalmayacağız" dedi.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, 6 Şubat`ta Kahramanmaraş merkezli iki büyük depremin ardından 7 Şubat`ta, "Bölgeden dönünce SPK`ya gideceğim. En acı dolu günlerimizde bile, küçük yatırımcıyı soymaya doymadılar. Reziller" açıklamasını yapmıştı.
Geçtiğimiz cuma günü ikinci kez deprem bölgesini ziyaret eden Kılıçdaroğlu, dün gece Ankara`ya döndü. Kılıçdaroğlu, deprem olduğunda borsanın kapatılmaması nedeniyle çok sayıda depremzede küçük tasarruf sahibi yurttaşın zarar ettiğini ifade etti.
SPK`nın Ankara`daki merkezine giden Kılıçdaroğlu, SPK Başkanı İbrahim Ömer Gönül`e istifa çağrısı yaptı.
Kılıçdaroğlu`na; CHP Sözcüsü Faik Öztrak, CHP Grup Başkanvekilleri Engin Altay ile Özgür Özel, CHP Genel Başkan Yardımcıları Muharrem Erkek, Ahmet Akın, Seyit Torun; CHP milletvekilleri Tekin Bingöl, Cavit Arı, Ali Haydar Hakverdi, Servet Ünsal, Ünal Demirtaş, Ahmet Kaya, Yüksek Mansur Kılınç ve CHP Ankara İl Başkanı Ali Hikmet Akıllı eşlik etti.
Kılıçdaroğlu`nun, SPK`nın önünde yaptığı açıklamadan öne çıkan başlıklar şöyle:
“ANLADIĞIM KADARIYLA SARAYDAN GEREKLİ İZNİ ALAMADI: Deprem bölgesine gitmeden önce; Sermaye Piyasası Kurulu`na geleceğimi, küçük tasarruf sahiplerinin nasıl zarar ettiğini, ayrıntıları Sayın Başkan`dan öğreneceğimi ifade etmiştim. Deprem bölgesinden dün gece yarısı döndüm. Bugün sabahleyin buradayım. Önce Sayın Başkan görüşecek diye aradılar, sonra sayın Başkan görüşmekten imtina etti. Anladığım kadarıyla saraydan gerekli izni alamadı.
DEPREM SIRASINDA BİR İNSANIN SOYULMASI NE DEMEKTİR: Şunu açık ve net ifade etmek isterim; Türkiye`de hiç kimsenin soyulmasına asla ve asla izin vermek gibi geleneğimiz yoktur. Hele hele daha molozlar temizlenmeden, enkaz altında insanlar yatarken, deprem bölgesinde yaşayan küçük tasarruf sahiplerinin soyulmasına asla izin veremem. Asla izin veremem, bir daha ifade edeyim. Rakam olarak da deprem bölgesinde yaşayan yaklaşık 380 bin tasarruf sahibi açık ve net ifade ediyorum, soyulmuştur. Deprem sırasında bir insanın soyulması, ne demektir. Bunu bir kurum yapıyorsa, bir kurumun şemsiyesi altında yapılıyorsa; bu herkesin ama herkesin itiraz etmesi gereken bir tablodur.
SOYGUNA İZİN VERMEYECEĞİZ, YETER ARTIK YA, BU ÜLKEDE HERKES SOYULACAK MI: Bu ülkede hiç kimse sahipsiz değildir. Cumhuriyet kurulurken şu söylenmiştir: ‘Cumhuriyet bilhassa kimsesizlerin kimsesidir` diye. Deprem bölgesinde insanlar bir canı daha nasıl kurtarırım diye mücadele ederken, insanlar nasıl geçiniriz diye çadır beklerken, 380 bin küçük tasarruf sahibinin deprem anında soyulmasını asla kabul etmiyorum.
Açık ifade ediyorum, başkan istifa etsin. İstanbul Menkul Kıymetler Borsası, ne gerekiyorsa yapsın, onlar da istifa etsinler. Zarar eden soyulan bütün depremzedelerin tamamına paralarının iade edilmesi lazım. Arkadaşlarımla birlikte burada olmamın temel nedeni de bu, zaten. Soyguna izin vermeyeceğiz. Yeter ya, yeter artık ya. Bu ülkede herkes soyulacak mı? Herkes soyulduğu zaman, biz seyirci mi kalacağız? Seyirci kalmayacağız. Burada bulunmamın temel nedeni bu."