FAHRETTİN ÖZTÜRK
Silahlı terör örgütü DHKP-C`nin Türkiye sorumlusu olduğu iddiasıyla Millî İstihbarat Teşkilâtı (MİT) ve polisin ortak operasyonuyla İstanbul`da yakalanan Gülten Matur hakkındaki soruşturma tamamlandı. Örgütün belirli bölgelerinde 2011 yılından itibaren yönetici pozisyonuna geldiği kaydedilen iddianamede Matur hakkında, “terör örgütü kurmak ve yönetmek” suçundan 22,5 yıla kadar hapsi talep edildi.
MİT tarafından yürütülen çalışmalar sonucunda, hakkında “silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan çıkan yakalama kararı üzerine şüpheli Matur, MİT ve Emniyet`in yürüttüğü ortak operasyonla 28 Kasım`da İstanbul`da yakalanmıştı. 29 Kasım`da Çağlayan`da bulunan İstanbul Adliyesi`ne getirilen Matur, savcılıkta ifadesi alındıktan sonra sevk edildiği nöbetçi hakimlikçe tutuklanmıştı.
TANIK BEYANLARINDA ‘YÖNETİCİ` OLARAK ANLATILDI
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından hazırlanan iddianamede, DHKP-C terör örgütüne yönelik yürütülen soruşturmalar kapsamında 2017 yılının eylül ayından itibaren hakkında yakalama kararı bulunan ve 2021 yılının eylül ayında tutuklanan Kerim Kaya isimli şüphelinin, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istediği ve bu doğrultuda örgütsel faaliyet yürüten 245 kişiyi teşhis ettiği, 2021 yılının ekim ayında yapılan operasyonla 126 kişinin yakalandığı, yakalanan şüphelilerden bir kısmının ifadelerinde Gülten Matur`dan ‘yönetici` olarak bahsettikleri anlatıldı.
MATUR: “KAÇAK DEĞİLDİM. ÇAĞIRSALAR ZATEN GELİRDİM”
İddianamede ifadesine yer verilen Gülten Matur, geçimini temizlik işçisi olarak sağladığını, arta kalan zamanlarında da kitap yazdığını belirtti. Matur, ifadesinin devamında şunları söyledi:
“Benim hakkımda daha önceden DHKP-C terör örgütünden dolayı soruşturma ve kovuşturmalar oldu. Ben hiçbir şekilde kaçak değildim. Bana ulaşılmaması mümkün değildi. Çağırsalar zaten gelirdim. `Yürüyüş Dergisi`ni bilirim. Bu dergi haftalık olarak çıkar, şimdi ismi değişti `Halk Okulu Dergisi` oldu, bu dergiyi okurum. Dergiye yazı yazıp yazmadığımı hatırlamıyorum. Ben kimseye bu Yürüyüş Dergisi ya da Halk Okulu Dergisi`nde eğitimler vermedim.
“TARAFIMA KURULMUŞ BİR KOMPLODUR”
Benim örgütün Ankara sorumlusu olduğuma ilişkin iddia var ise de bu konu sebebiyle kolluk tarafından alındım ve serbest bırakıldım. Ben Anadolu sorumluluğu yapmadım. İlgili illerden ve bu illerin sorumlularından bilgi alıp talimat vermem mümkün değildir. Benim alan sorumluluğum söz konusu değildir. Ben hiçbir zaman, hiçbir bölgenin, ilin, ilçenin sorumluluğunu kesinlikle yapmadım. Tarafıma kurulmuş bir komplodur. Örgütsel tavrın ne olduğunu bilmiyorum. Ben kesinlikle örgütsel tavır içerisinde hareket etmedim. Üzerime atılı suçlamayı kesinlikle kabul etmiyorum.”
“YAKALANDIĞINDA ÖRGÜTSEL TAVIR İÇERİSİNDE HAREKET ETTİ”
İddianamede yapılan değerlendirmede şüpheli Gülten Matur`un yakalandığında DHKP-C terör örgütünün üyelerine verilen talimatlarda slogan atma, üst araması, parmak izi ve fotoğraf alma işlemlerinde direnme, ikram edilen yiyecekleri kabul etmeme, açlık grevine girme gibi talimatları yerine getirerek örgütsel tavır içerisinde olduğu kaydedildi.
ÖRGÜTÜNÜN BELİRLİ BÖLGELERİNDE 2011 YILINDAN İTİBAREN ÖRGÜTTE YÖNETİCİ POZİSYONUNA GELDİĞİ İDDİASI
Örgüt üyeleri arasında disiplini tesis ettiği ve teşkilatlandırdığı iddia edilen Matur`un, örgütün faaliyet planını yapma, stratejisini belirleme, diğer örgüt üyelerine görev verme ve talimat verme, üyelerinin faaliyetlerini denetleme ve buna benzer misyonu üstlenen kişi olduğu, örgütün belirli kısımlarında görev aldığı ve üstlendiği, DHKP-C terör örgütünün belirli bölgelerinde 2011 yılından itibaren yönetici pozisyonuna geldiği kaydedildi.
22,5 YILA KADAR HAPSİ TALEP EDİLDİ
İddianamede, Gülten Matur`un “terör örgütü kurma ve yönetme” suçundan 15 yıldan 22,5 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.
İDDİANAMENİN BAŞKA BİR DOSYAYLA BİRLEŞTİRİLMESİ İSTENDİ
Gülten Matur hakkında hazırlanan iddianamenin, İstanbul 35.Ağır Ceza Mahkemesi`nde bulunan başka bir dosyaya konu yargılama dönemini kapsadığı gerekçesiyle birleştirilerek, birlikte değerlendirilmesi talep edildi. İddianame bu sebeple birleştirme talebiyle İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi`ne gönderildi.