İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraklerinden Metro İstanbul, Türkiye Kalite Derneği`nin (KalDer) Avrupa Kalite Yönetim Vakfı (EFQM) Mükemmellik Modeli doğrultusunda yaptığı yetkinlik değerlendirmesi sonucunda, dünyanın ilk ve tek ‘6 yıldızlı raylı sistem işletmecisi` oldu.
İBB iştiraklerinden Metro İstanbul, KalDer`in EFQM Mükemmellik Modeli doğrultusunda yaptığı yetkinlik değerlendirmesi sonucunda, toplumsal cinsiyet eşitliği, çeşitlilik ve kapsayıcılık iyi uygulamalarıyla 6 yıldız alarak Türkiye Mükemmellik Ödülü`nün sahibi oldu. Böylece Metro İstanbul, dünyada 6 yıldız alan ilk ve tek raylı sistem işletmecisi oldu.
Kocaeli Kongre Merkezi`nde, 22-23 Kasım 2022 tarihlerinde yapılan 31. Kalite Kongresi kapsamında düzenlenen 30. Türkiye Mükemmellik Ödülleri`nde Metro İstanbul`un ödülünü İBB Genel Sekreter Yardımcısı Doç. Dr. Pelin Alpkökin ve Metro İstanbul Genel Müdürü Özgür Soy birlikte aldı.
ALPKÖKİN: İSTANBUL`DA ULAŞIMIN GELECEĞİ RAYLI SİSTEMLERDE
Ödül töreninde konuşan İBB Genel Sekreter Yardımcısı Doç. Dr. Pelin Alpkökin, İstanbul`un raylı sistemlerin gelişiminde altın çağını yaşadığını kaydederek, “Aynı anda devam eden 10 raylı sistem hattımızla bu alanda tarihi bir dönemdeyiz. Hatlarımızın işletmesini yürüten Metro İstanbul`un yaptığı atılımlarla da gurur duyuyoruz. İstanbul`da ulaşımın geleceğinin raylı sistemlerde olduğunu biliyoruz. Metronun hem bugününün hem de geleceğinin parlak olduğunu söyleyebiliriz” şeklinde konuştu.
ÖZGÜR SOY: 5 BİN 500 ÇALIŞANIMIZLA BİRLİKTE İLERLEDİK
Alpkökin`in ardından Metro İstanbul Genel Müdürü Özgür Soy da konuşma yaptı. Soy, şunları söyledi:
“2020 yılında çıktığımız bu yolculuğa 300 puan alarak başladık ve 2 yılda 600 puana yükseldik” diyen Soy, “Alacağımız aksiyonlarda karar alma ve planlama sürecine tüm çalışanlarımızı dahil ediyor, tüm ekosistemimizi dinliyor, planlamalarımızı buna göre yapıyoruz. Yolcu memnuniyeti, çalışan sağlığı ve çevresel etkiler konusunda da temel şartları garanti altına almak için gerekli adımları attık. İnsanların geçici, kurumların kalıcı olduğu bilinciyle sürdürülebilir bir yönetim modeli geliştirmeyi hedefledik. Bu sayede 50 yıl sonra İstanbul`da metro hatlarını kullanan torunlarımızın bile meyvelerini yiyebileceği kurumsal bir sistemin tohumlarını attık. Bir grubun değil tüm şirketin katılımı ile gelişen, gelişimini sürdüren bir yapı kurduk.”