Konya Tarım Fuarı`na katılan Osmaniyeli çiftçi Mustafa Gök, “Sürdürülebilir bir tarım politikası uygulanmadığı sürece bu ülke tarımda dışarıya, ithalata bağımlı olmaya devam edecektir. Bugün ülkede yaşadığımız bir ayçiçek krizi var. Bu ülke ayçiçek üretecek bir toplum değil mi? Bu kadar mı aciziz biz?” dedi.
Türkiye`nin dört bir yanından gelen çiftçiler Konya Tarım Fuarı`nda bir araya geldi. Çiftçiler, maliyetlerin çok yüksek olduğunu belirterek ürünlerin ithal edilmesine tepki gösterdi.
Eskişehirli çiftçi Turan Çolak, "Çiftçinin duruma nasıl olacak, ortada her şey. Görüyorsunuz yağ ithal, buğday ithal, arpa ithal. Üretecek kadar gücümüz var ama ürettirmiyorlar" dedi.
Konya`da çiftçilik yapan Nevzat Öztürk şunları söyledi:
"Bizim girdilerden mazot, gübre, elektrik 3 kat arttı. Bugün maliyetlerin altında eziliyoruz. En büyük sıkıntımız hasat zamanı, ürettiğimiz ürünün ne kadar olacağını bilemiyoruz. Bölgemizde pancar fabrikaları var, verdikleri fiyat yeterli değil. Girdilerin yüksek olmasından dolayı. Önceden Türkiye bir tarım ülkesiydi. Avrupa`ya bile tarım ürünü satabilen bir ülkeyken bugün Rusya`dan ithal konusunda Çin`in önüne geçip birinci sıraya oturup 2030 yılına kadar Rusya`dan tarım ürünü alan bir ülke haline geldik. Kendi çiftçimiz buğdayı 2 bin 800-2 bin 600 TL`ye sattı. Şu an buğdayın dışarıdan geliş fiyatı 4 buçuğu (4 bin 500 TL`yi) buluyor. Eğer bu sıkıntı böyle giderse biz kendi üretim yapacağımız yerleri, kendi arazilerimizi satmak zorunda kalarak üretmek zorunda kalacağız. Zorlanıyoruz artık. Ben geçen yıl elektrik parası 350 bin ödedim. Bu yıl 800-900 bin lira ödeyeceğim."
Eskişehir`den gelerek fuara katılan Turan Çolak, "Çiftçinin duruma nasıl olacak, ortada her şey. Görüyorsunuz yağ ithal, buğday ithal, arpa ithal. Üretecek kadar gücümüz var ama ürettirmiyorlar" dedi.
"ÜLKENİN KALKINMASI TARIMA BAĞLI"
Osmaniye`de çiftçilik yapan Mustafa Gök ise şunları söyledi:
"Sürdürülebilir bir tarım politikası uygulanmadığı sürece bu ülke tarımda dışarıya, ithalata bağımlı olmaya devam edecektir. Bugün ülkede yaşadığımız bir ayçiçek krizi var. Bu ülke ayçiçek üretecek bir toplum değil mi? Bu kadar mı aciziz biz, toplum olarak. Bunların hepsini sorgulamadığınız sürece, tarımı tabana yaymadığınız sürece kalkınmaktan bahsedemezsiniz. Bir ülkenin kalkınabilmesi tarımın tabandaki insanlara yayılmadığı sürece ekonomiden bahsedemezsiniz. Bunların hiçbiri sorgulanmıyor maalesef. Günü kurtarma adına bir şeyler yapılmaya çalışılıyor. Bugün ayçiçek yağı krizi var. Yok gibi görünüyor. Tamamen siz ayçiçek yağında dışarıya bağlı olursanız, Ukrayna-Rusya krizinde bunu apaçık görüyoruz. Savaş olmadan bunları yaşıyoruz. Ülkemizde savaş olsa neler olur?”
"BİZ ŞU AN ÖLÜM NOKTASINDAYIZ"
Kayseri`den gelerek fuarı ziyaret eden Yusuf Çoban, "Biz şu an tam ölüm noktasındayız. Mazot oldu 23-24 lira, gübre 6 küsuru geçti. Biz nasıl ekeceğiz, nasıl kalkınacağız? Bir de savaş oldu zaten. Savaştan dolayı da sıkıntıdayız. Tarım Bakanının gerçekten çiftçiye destek vermesi lazım. Çiftçinin hali içler acısı. Ziraat Bankası`na, Tarım Kredi`ye milletin borcu var. Biz buraya fuarı gezmeye geldik. Acaba ne var, durum vaziyet nasıl diye. Her sorduğum çiftçi maşallah bin ah ediyor bin laf dinliyoruz. Çiftçinin hali zor" dedi.
"BİZİM TAHMİN ETTİĞİMİZ HESAPLARA UYMUYOR"
Karaman`dan geldiğini söyleyen bir çiftçi ise "Bu yıl başlamaya karar verdik. 10 dönüm kadar mısır ekeceğiz. Mısır ekimine başlamadan ilk fiyatlarla karşılaştık. Boru, gübreler, tohum. Bizim tahmin ettiğimiz hesaplara hiçbiri uymuyor. Allah yardımcımız olsun daha başlamadan havlu atacağız gibi duruyor. Ekeceğim ama suyunu verebilir miyim, gübresini verebilir miyim o aşama belirsiz" diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
*Nevzat Öztürk
*Turan Çolak
*Mustafa Gök
*Yusuf Çoban