2018 yılında faaliyete giren sosyal avantajları ve kullanım kolaylıkları ile büyük beğeni kazanan Mezitli Belediyesi Hizmet Binası, Mimarlar Odası dergisinde araştırma konusu olarak yayınlandı. TEDÜ Mimarlık Fakültesi’nden Prof. Dr. Berrin F. Gür tarafından yapılan incelemede hizmet binasının iklimlendirme ve mimari dil kurma yönünden ‘Akdenizli’ olduğuna vurgu yapıldı.
“BULUNDUĞU COĞRAFYANIN KEYFİNİ ÇIKARMAK İÇİN TASARLANMIŞ”
Binanın tasarım ve uygulama çalışmaları ile ilgili fotoğraflara yer verilen ve 2020 Ulusal Mimarlık Ödülleri’nde ‘Yapı Dalında Ödül Adayı’ olduğunun altı çizilen incelemede, “Akdenizli olmak diye bir konu var ki, bu Akdeniz coğrafyasının insanlarını nitelerken özenilesi bir yaşam biçimine işaret eder. Akdenizli gibi yaşamak, bol güneşin, uçsuz bucaksız denizin ve bereketli toprakların olduğu bir coğrafyada tembellik etmek, o coğrafyanın sunduklarının keyfini çıkarmayı bilmektir. Akdenizli olma hali her şeyden önce güneş ve yağmurun hakim olduğu iklime dayanır. Bu özel iklim denizin bir ucundan diğer ucuna kadar hep aynı kalır. Yaşam tarzına ve manzarasına benzer nitelikler kazandırır. Ortak bir dil kullanımına kapı aralar. Mezitli Belediyesi Hizmet Binası, mimarı bir aktarımın Akdenizli halinin bir ürünüdür.” ifadelerine yer verildi.
“ÇALIŞANA VE HİZMET ALANA YAŞAMA DEVAM ETME VE SOLUKLANMA İMKANI SAĞLIYOR”
Binanın tasarlanırken büyük ölçüde ilkim koşullarıyla ilişkilendirildiğine vurgu yapılan makalede, “Binanın güneybatı-kuzeydoğu yönünde doğrusal olarak yerleşimi, yakın çevresinin dönüşümü yönünde ileriye yönelik yapılan çalışmalar ve öngörülen değişimler de bu biçimlenmede belirleyici olmuş. Belediye hizmet binasıyla birlikte eski Mezitli halini içine alan bir kent meydanı düşüncesi, binayı, mimarların deyimiyle, ana cadde ile kuzeydoğu tarafında yer alacak bu meydan arasında bir ‘eşik yapı’ konumuna getirmektedir. Mezitli Belediyesi binasının mimari ifadesinde ve mekânsal kurgusunda, iklimlendirme ve eşik yapı olma durumu birbirini destekler şekilde etkin rol oynamıştır. Akdenizli yaşam biçimiyle temas ettiren, kamu binalarına atfedilen kalıplaşmış norm ve algıları kıran bu eşikler sistematiğidir. Akdenizli yaşam pratiğini destekler şekilde, süregiden günlük kullanımda “duraklama” aralıkları üretir. Yani, sabah 08.00 akşam 17.00 çalışan belediye görevlisine, hizmet almak için belediyeye gelen kişiye ve bu hizmetlerden bağımsız günlük yaşamını devam ettiren ve binanın içinden geçip gidene, projenin mimarlarının deyimiyle, durup soluklanma noktaları sağlar ki bu, Akdeniz ikliminin özellikle bunaltıcı sıcaklarında bu coğrafyanın insanının sıkça yaptığı bir şeye, terini soğutmak için serinde yani gölgede dinlemesine imkan verir.” denildi.
“KALIPLAŞMIŞ, OTORİTER KAMU BİNALARI MANTIĞININ DIŞINA ÇIKILMIŞ”
Binanın tasarlanırken kent meydanı ve çevre düzenlenmesinin de dikkate alındığına vurgu yapılarak “Binanın Akdenizliliğine eşlik eden bu eşikler, kamusal kimliğin oluşumunda onun, bir otoritenin, siyasi ve idari bir gücün varlığına işaret eden bildik imgelerden özgürleşmesine, hiyerarşik mekânsal kurgunun kırılmasına, aralıklar ve geçişler üreterek aşama aşama yakın çevresiyle ilişkilenmesine imkan sağlar. Kamusal kullanımı artırmak için, zemin kotunda boşaltılarak yapının geriye çekildiği bu cephe, üst kotlardaki şaşırtmalı dolu-boş kütle hareketleriyle üstü örtülü, kolonlarla taşınan işlevsel bir yarı açık mekâna dönüşmüştür. Mezitli Belediyesi Hizmet Binası’nda Akdenizli ögelerin yakın çevre ve iklim koşullarıyla ilişkilendirilerek yaratıcı ve yenilikçi bir şekilde tekrar ele alınıp yorumlanışı, mimaride aktarımın dönüştürücü ve yapıcı potansiyeline işaret etmekte ve aktarımın özgün olabildiği bir tasarım sürecini göstermektedir.” ifadeleri kullanıldı.