Mersin'e ilk Rus kafilesini getiren ve 25 yıldır sektörün öncüsü durumunda olan Sesa Turizm Seyahat Acentesi sahibi ve aynı zamanda Mersin Turizm İşletmecileri Derneği Yönetim Kurulu üyesi başarılı işkadını Gülsen Varlı ile Mersin'de Turizmin yeri üzerine konuştuk.
1988 tarihinden beri sektörün içinde olan ve 1995 den beri Turizm Acentesi olan Gülsen Varlı; Mersin'de Turizm adına çok emek verdiklerini ancak Mersin'in Turizmin kıymetini hiçbir zaman bilmediğini vurgulayarak, Turizm kültürünün şehre yerleşmesinin şimdiye kadar mümkün kılınamadığını belirtti. Ayrıca bu noktada Turizm adına katkı sağlayacak, şehri canlandıracak ve Turizm bölgesi haline getirebilecek projelerin yıllardır yapılamadığı ve turizm akıcılığını sağlayan bu anlamda can damarı olan ulaşım sorununun hala çözülemediğini, çok ağır aksak ilerlediğini söyledi. Varlı; "20 seneden beri bir Hedefimiz var, hava limanı ve Kazanlı Projemiz var, Antalya yolunun bitme olayı var, Maalesef bu hedeflerimiz gerçekleşmiyor, çok ağır aksak ilerliyor. Defalarca iptal edilen ve şimdi yeniden başlanan Çukurova Havaalanının çoktan bitmesi gerekiyordu. Biz Turizmciler olarak her sene dünyanın bir çok ülkesinde yapılan turizm fuarlarına katılıyoruz, Bakanlığın bize temin ettiği stantlarda şehir şehir temsil ediyoruz. Biz de Mersin olarak mutlaka bu fuarlarda yer alıyor, elimizden gelen her şeyi yapıyor, her türlü emeği ortaya koyuyoruz. Getirmediğimiz, yapmadığımız organizasyon kalmadı. Ama maalesef Mersin hak ettiği yerde değil." dedi.
Bunun en büyük nedeninin ve en büyük sorunun ulaşım sorunu ve tesis yetersizliği olduğunu belirten Gülsen Varlı, turizm kültürünün ancak ve ancak bölgede yapılan ve yapılacak olan turizm faaliyetleriyle oturabileceğini söyledi. Şehirdeki beş yıldızlı otellerden bahseden Varlı "20 sene önce de 5 yıldızlı iki otel vardı, o oteller el değiştirdi kapandı. Şimdi bakıyorsunuz yine iki otel var. Bu mudur 20 yılda gelinen nokta, gelişme? Bir şehrin turizm ilerlemesi? Olamaz böyle bir şey. Havaalanı projemiz bitmiyor. Kazanlı projemiz var 10 bin yataklı. Tüm tapular dağıtıldı. Kimse gelip buraya bir çivi çakmıyor. Orada 14 km lik bir yol var bir türlü bitirmiyorlar. Mersin hiçbir zaman hakkettiği yerde değil. Mersin 357 km kıyı şeridiyle muazzam bir özelliğe sahip, limanı olan, serbest bölgesi olan bir şehir. Ki buradaki tarihi doku, binlerce yıldır bir çok medeniyetlerden miras kalmış bir zenginliğe sahip. Hangi şehirde var bu özellikler, hiç birinde yok. Ama ne tarihi dokular ne, muazzam kıyı bandı değer bulmadı, kıymeti bilinmiyor. Hatta tarihi zenginlikler, tarihi doku maalesef ki yok ediliyor." diyerek Mersin'e sahip çıkılması gerektiğini ve turizm cenneti olabilecek bir kentin böylesine kaderine terkedilmemedilmesi gerektiğini söyledi.
Ülkenin genelinde de çok ciddi sancılı bir dönem yaşandığını, Avrupa'nın bakış açısının da artık maalesef ki Türkiye adına kötü bir noktaya gittiğini de belirten varlı, bu noktadaki politikaların da çok etkisi olduğunu içki yasağından mekanlara gelen yasaklara kadar bir çok yaptırımın Avrupa'ya resmen ülkemize gelmeyin mesajı verdiğini belirtti. İç turizmin şu an hareketli olduğunu ama bunun aldatıcı ve geçici olduğunu, uzun süreli olmayacağını da söyleyerek Turizm sektörünün giderek yok olacağından endişe ettiğini vurguladı.